Doğum Tarihi: 15.09.1991 (26 yaşında)

Mevki: Defansif Orta Saha

Takımı: Independiente Medellin

Ülkesi: Kolombiya

Değeri: 950.000 €

Sözleşme Sonu: 2018

Boy: 1.77 m

 

 

Profil

Didier Andres Moreno Asprilla 1991 yılının Eylül ayında Kolombiya’nın Güney Pasifik kırsal bölgesinde yer alan Bajo Baudo bölgesinde doğdu. İlerleyen yıllarda ailesiyle Bogota bölgesine taşınan Didier orada futbola başladı. Futbol oynamaya başladığı dönemde Kolombiya futbolunun tanıdık isimlerinden biri olan Anthony de Avilla tarafından keşfedilerek America de Cali futbol takımı alt yaş gruplarının yolunu tuttu.

Kolombiya’nın nüfus bazında en kalabalık ikinci şehri olan Cali’de hem futbol oynayan hem de eğitim sürecini devam ettiren Moreno 2010 yılında profesyonel sözleşmeye imza atsa da burada beklediği forma şansını bulamayarak 2011 yılı başlarında Independiente Santa Fe’ye transfer oldu. 12 Mart 2011’de Santa Fe takımının La Equidad’a karşı oynadığı maçta ilk kez 90 dakika sahada kalan oyuncu sezon boyunca 1’i ilk 11 olmak üzere toplamda 3 maça çıkıp 1 asist yapma becerisi gösterdi. 

Santa Fe takımında çok fazla şans bulduğu kısa sürede iyi bir oyuncu izlenimi veren Moreno 2013 yılında Atletico Huila takımına transfer oldu. Burada sadece bir yıl kalıp, toplamda 24 maça çıkarken 2014/2015 sezonu başında Independiente Medellin takımına transfer oldu. Medellin’de hepsi ilk 11 olmak üzere 26 maça çıktı, bu maçlarda performansı beğenildi ve bir sonra ki yıl için taraftarlarını umutlandırdı.

2017 yılı itibariyle takımının hemen hemen her maçında forma giyen Moreno görev aldığı mevki itibariyle skora pek katkı yapamazken 2 sezonda toplamda 50 maçta 4 gol 2 asistlik performans gösterdi.

Şimdiye kadar Kolombiya A milli takımının formasını giyemeyen oyuncu sadece 2011 yılında düzenlenen U-20 Dünya Kupasında takımının formasını terletti ve çeyrek finale kadar giden takımında önemli bir yere sahip oldu. Ayrıca o dönemde Kolombiya U-20 takımında Santiago Arias, Fabian Castillo, Luis Muriel ve James Rodriguez gibi şimdilerde iyi yerlerde olan oyuncularla birlikte oynadı.

Kariyerinin neredeyse her döneminde hep defansif orta saha olarak oynayan Didier Moreno takımının dizilişi ne olursa olsun hep savunmanın önündeki set görevini üstlendi.

 

Güçlü Yönleri (Top Kapma, Pres,  Güç, Pozisyon Bilgisi)

Oyuncu, oynadığı mevki itibariyle kendisinden beklenen en büyük özelliğini genel olarak sahaya yansıtıyor.  %74 gibi çok yüksek bir oranla top kapma yüzdesine sahip olmakla birlikte aynı zamanda mücadeleden kolay vazgeçmiyor pres gücüde fazlasıyla yüksek.

Klasik önlibero olarak tabir edilsede Moreno, zaman zaman oyun içinde ikili stoperin arasına girerek de oldukça verimli görev alabiliyor. Bu da, oyuncunun gerektiğinde defans oyuncusu olarak da oynayabileceğini düşündürebilir.

Oyuncunun ikili mücadelelerde kolay yıkılmayan ve pes etmeyen bir yapısı var. Soğukkanlılığı ile bu gücünü sürekli olarak sahaya yansıtan Moreno bu sayede takımına defansif anlamda çok ciddi bir katkı sağlıyor. Maç başına girdiği 18 ikili mücadeleden %61’ini kazanması da hem mücadele yönünün fazla olduğunu hem de güçlü olduğunu kanıtlar nitelikte.

Takımının defansif anlamda son oyuncularından önceki set görevini gören Didier Moreno rakibin geliştirdiği ataklarda ne zaman, nerede duracağı konusuna fazlasıyla hakim olmuş noktada. Bu da oyuncunun defansif anlamda az hata yapmasını ve kritik müdahalelerde başarılı olmasını beraberinde getiriyor.

1.77 m ile bölgesi için ortalama bir boya sahip olan Moreno buna rağmen maç başına çıktığı 4 hava topunun %67’sinde başarılı oluyor. 

 

 

Zayıf Yanları (Skor Katkısı, Kilit Pas, Ülke Dışı Tecrübesi, Kart)

Günümüz futbolunda defansifte olsa orta saha oyuncularından da hatrı sayılır bir skor yada hücum katkısı beklenmektedir. Didier Moreno kendisini bu konuda çok fazla geliştirmedi, çok iyi savunma yapabilmesine rağmen aynı etkiyi hücum anlamında çok sınırlı gösteriyor.

Zaman zaman orta alanın tam ortasına ya da az ilerisine çıkan oyuncu, oyunun genel akışı içerisinde kendisine sınır olarak burayı belirlemiş durumda. Bu da, oyuncunun top kaybetme riskini almayarak sadece yakın bölgedeki takım arkadaşlarına kısa paslar vermesi anlamına geliyor. Maç başına %90 gibi çok yüksek bir pas yüzdesine sahip olmasına rağmen bunların çoğunun yan ve kısa pas olduğunu söyleyebiliriz. Öne doğru yapacağı pasları biraz daha artırması oyununun seviyesini yukarı çekmesinde yardımcı olacaktır.

Moreno maç içerisinde oldukça sert oynadığı için çok sık kart görebiliyor. Güney Amerika ligleri nispeten daha yumuşak olduğu için daha kolay kartlar gösterildiğini düşünebiliriz fakat buna rağmen Moreno çıktığı son 54 maçta 21 sarı kart gördü. Sertliğini daha topa doğru ayarlarsa başarısı artacaktır.

Oyuncu tecrübe anlamında ortalama bir kariyere olmasına rağmen 26 yaşından sonra Avrupa’da nasıl bir performans sergileyeceği merak konusu olabilir. Avrupa’da ciddi başarılar elde etmiş ve hala elde etmekte olan Kolombiya’lı futbolcuların Avrupa Liglerine genelde küçük yaşlarda gitttiğini söylemekte fayda var. Ülkesine bağlı olarak genelde Kolombiyalı oyuncuların çok uzun süreli adaptasyon sorunu yaşamadığını düşündüğümüzde Moreno’da bu süreci çabuk atlatabilir.

 

 

Benzediği Oyuncular: Gary Medel, Tomas Rincon

Moreno’yu ilk olarak bu yıl Beşiktaş’ın transfer ettiği Gary Medel’e benzetebiliriz. Medel’in Dünya futbolunda az rastlanan kısa boylu ama hava toplarında başarılı ön libero olması onu stoper bile oynatabiliyor. Didier Moreno’nun savunmaya verdiği amansız destek düşünüldüğünde Gary Medel, Didier Moreno’nun tarzını tanımak için uygun bir örnek olacaktır.

İtalyan futbolunda belli şekilde adından söz ettirmiş olan bir diğer Güney Amerika’lı ön libero Tomas Rincon’da orta alanda ve orta alanın biraz gerisinde oluşturulan hazırlık paslarında dikkat çekiyor. Oynadığı takımlarda güçlü yapısını savunma yönünde iyi bir şekilde gösteren Venezuela’lı önlibero ile Didier Moreno benzerlik gösteriyor.

 

 

Gelebileceği Takımlar: Trabzonspor, Başakşehir, Bursaspor, Alanyaspor

Her yıl şampiyonluk için daha inançlı oynamayı amaçlayan ancak bir türlü istediğini başaramayan Tabzonspor’da defansif problemler son yıllarda etkisini oldukça fazla gösteriyor. Defansif orta saha tarzında net bir oyuncuyu kadrosunda bulundurmayan Trabzonspor Didier Moreno’yu kadrosuna katması halinde bu bölgede bir daha devşirme oyuncularla değil tamamı ile kendi bölgesi olan bir oyuncuyu elde etmiş olacaktır. Ayrıca Moreno’nun defansif anlamda yaptığı katkı savunmada problemler yaşayan Trabzonspor takım savunmasını da rahatlatacaktır. Ayrıca Kucka ile yan yana oynaması Kucka’nın da oyunun iki yönünde verimini artıracaktır.

Ligimizde “proje takımı” olarak nitelendirilen Başakşehir’de önlibero bölgesinde bulunan Gökhan İnler’in ilerleyen yaşı ve zayıf katkısı Başkaşehir’in o bölgede Mahmut ile rekabete girebilecek, çalışkan ve agresif bir defansif orta saha oyuncusu alması gerektiğini gözler önüne seriyor. Didier Moreno, savunmanın önünde ve savunmada yaptığı kritik müdahalelerle Başakşehir’in her geçen gün devam eden yükselişine ciddi bir katkı sağlayabilir ve olası başka bir takıma transferinden de takımına ciddi bir maddi kaynak yaratabilir.

Yaşadığı şampiyonluğun ardından eskisi gibi zirveye oynamayı bir türlü başaramayan Bursaspor’da orta alandaki aynı tip oyuncuların çokluğu dikkat çekiyor. Orta saha ikilisinde görev yapan Badu ve Agu’nun kiralık olması ve sezon sonunda muhtemelen kendi takımlarına geri dönecek olmaları o bölgede kalifiye oyuncu konusunda derinliğe sahip olamayan Bursaspor’da Moreno’nun varlığı takıma ciddi bir katkı yapacaktır.

Alanyaspor’da orta sahada defansif olarak çok ciddi bir oyuncu eksikliği var. Ofans hattı iyi olduğu için gol atmakta zorlanmayan ama çok kolay gol yiyen Alanyaspor için de nokta transfer olabilir. Takımın savunmada yükünü çok ciddi çekerek rahatlatabilir.

Dider Moreno takımında devamlı olarak süre alan ve bölgesinde rakip tanımayan çalışkan bir oyuncu olarak nitelendiriliyor. Oynadığı her dizilişte ihtiyaç duyulan defansif orta saha görevini layığıyla yerine getirebilecek kapasitede olan Moreno’nun sözleşmesi 2018’de sona erecek. Moreno Ocak ayında en fazla 1-1.5 M €’luk bir bonservis bedeliyle satın alınabileceği gibi aynı zamanda bir sonra ki satıştan da pay teklif edilerek fiyatı daha cüzi bir miktara çekilebilir. Oyuncunun en düşük maliyetle satın alma yöntemi ise sözleşmesinin biteceği 2018 yazında Güney Amerika piyasasına kıyasla yüksek bir maaş miktarı teklif edilerek bonservissiz alınması olacaktır.

 

Transfermarkt Profili