5. defa Dünya Kupasında boy gösterecek olan İran, tarihinde de ilk defa üst üste iki kez bu organizasyona katılım göstermiş olacak. Geride kalan turnuvalarda elde ettikleri tek galibiyetlerini 98 Fransa’da Amerika’ya karşı alan İran; diğer turnuvaların tamamında 1’er puan alarak grup aşamalarından ötesine geçemedi. Bu turnuvada şeytanın bacağını kırmaya hayli istekli olmalarına rağmen işleri hiçte kolay gözükmüyor. Fas, Portekiz ve İspanya’nın da yer aldığı B Grubunda sürpriz peşinde koşacak olan İran,öncelikle alacağı skorlarla turnuvada şok etkisi yaratmayı hedefliyor. 

 

2018 Dünya Kupası Asya Elemeleri Maratonu  

2. Turdan itibaren Asya Elemeleri ‘ne dahil olan İran, oynadığı 8 maçta attığı 26 gol ve yediği 3 golle, 20 puan toplayarak rahat bir şekilde adını bir üst tura yazdırdı. Buna rağmen, Türkmenistan ve Umman’a karşı alınan beraberlikler eleştirilere neden oldu. Bu aşamada Guam ve Hindistan’a karşı alınan farklı galibiyetler formaliteden öteye geçmeyen averaj maçları olmuştu. 3. tur eşleşmelerinde Güney Kore, Çin, Suriye, Özbekistan ve Katar’ın bulunduğu gruba düşen Carlos Queiroz’unöğrencilerinin en büyük rakibinin Güney Kore olacağı konuşuluyordu. İç sahada dört galibiyet alıp sadece Suriye ile berabere kalarak 13 puan toplayan İran, 2. grup aşamasının bitimine iki hafta kala Özbekistan deplasmanında alınan galibiyetle Rusya 2018 biletini lider olarak kapmış oldu. 10 maçta yalnızca grupların son maçında Suriye’den 2 gol yiyerek iyi bir savunma performansı sergilenmesine rağmen, 1.0’lık gol ortalaması ise dişli rakiplere karşı sergilenecek hücum performansı anlamında akıllarda kalan bir soru işareti oldu. Netice olarak 3. grup aşamasını 22 puan ve namağlup olarak tamamlayan Asya temsilcisi 2017 yılı itibariyle kupa hazırlıklarına start vermiş oldu. 

 

Hazırlık Maçları ve Kadro 

Geçtiğimiz mart ayında oynanan Sierra Leone, Cezayir ve Tunus maçlarının ardından sırasıyla Özbekistan, A milli takımımız ve Litvanya fikstürü ile beraber Queiroz hazırlık sürecini sonlandırma hedefinde. 2017 ekim ayında hazırlık maçları programına başlayan İran milli takımı Togo’yu 2-0’la geçerken organizasyonun ev sahibi Rusya ile oynanan maçtan 1-1’lik beraberlikle ayrıldı. Sonrasında turnuvaya ilk defa katılacak olan Panama’yı 2-1 devirerek 2017 yılını kapattı. Venezuela ile de hazırlık maçı oynayan Körfez ülkesi böylelikle farklı kıtaların futbol anlayışlarını da gözlemlemiş oldu. Tunus’a karşı alınan 1-0’lık mağlubiyet özellikle savunma anlamında takım varyasyonları denemek açısından ideal bir maç olurken, Cezayir maçında değişen savunma kurgusu 2-1’lik galibiyeti sağladı. Bir önceki turnuvanın tecrübesiyle beraber 1 yıldır süren hazırlık süreci takımı olgunlaştırmış durumda. Öte yandan, 2011 yılından beri İran’ı çalıştıran Portekizli hoca ülke futbolunu yakından tanımasıyla beraber büyük bir oyuncu havuzu oluşturdu. Aday kadro birkaç oyuncu dışında olabilecek en ideal İran kadrosu. Fakat bu süreçte Tahran medyasının ve İranlıların üzerinde durduğu iki konu oldu. Kulüp takımlarıyla (Panionios) İsrail deplasmanına giden Masoud Shojaei ve Ehsan Haji Safi’nin federasyon tarafından ömür boyu milli takımdan men edilmesi olayı bu konulardan ilkiydi. Halkın büyük bir kısmı oyuncular için uygulanan bu cezayı çok ağır ve haksız bulurken, Queiroz her iki oyuncuyu da aday kadroya dahil etti. Açıklanan 35 kişilik ilk aday kadroda yer bulan fakat raporumu yazdığım sıralarda kadrodan çıkarılan takımın tecrübeli ismi Jalal Hosseini’nin kadrodan çıkarılması tam bir şok etkisi yarattı.  4 haziranda bir kişinin daha çıkarılmasıyla nihayete kavuşacak olan 24 kişilik aday kadro ise şu şekilde:

 

Kaleci: Alireza Beiranvand (Persepolis), Rashid Mazaheri (Zob Ahan), Amir Abedzadeh (Marítimo) 

Defans:Ramin Rezaeian (KV Oostende), Mohammad Reza Khanzadeh (Padideh), Morteza Pouraliganji (Al Saad), 

Pejman Montazeri (Esteghlal), Seyed Majid Hosseini (Esteghlal), Milad Mohammadi (Akhmat Grozny), Roozbeh Cheshmi (Esteghlal) 
  
Orta Saha: Saeid Ezatolahi (Amkar Perm), Masoud Shojaei (AEK Athenes), Mehdi Torabi (Saipa),

Ashkan Dejagah (Notthingham Forest), Omid Ebrahimi (Esteghlal),Ehsan Hajisafi (Olympiakos), Vahid Amiri (Persepolis), Ali Gholizadeh (Saipa), Karim Ansarifard (Olympiakos) 

Forvet: Alireza Jahanbakhsh (AZ Alkmaar), Saman Ghoddos (Ostersunds FK), Mahdi Taremi (Al-Gharafa), Sardar Azmoun (Rubin Kazan), Reza Ghoochannejhad (Heerenveen)

 

Muhtemel Formasyon ve Detaylı Kadro Analizi 

Bir önceki turnuvada Arjantin ile karşılaşılarak elde edilen büyük maç deneyimi özellikle İspanya ve Portekiz maçlarında kendini hissettirecektir. Hatırlanacağı üzere Arjantin oyununu bozmaya yönelik bir strateji ile maça başlayan İran, maçın son anlarına kadar bu konuda başarı sağlamıştı. Üstelik kontra ataklarla bulunan birkaç hücum golle sonuçlanmış olsa şüphesiz turnuvanın en sürpriz sonuçlarından birisine imza atmış olacaklardı. Messi’nin güzel golüne engel olunamayınca Arjantin maçı 1-0 kazanmıştı. Portekiz ve İspanya gibi tecrübeli ve iyi takımlarla karşılaşmaları benzer bir oyun stratejisini beraberinde getirebilir.  

Hazırlık maçlarında büyük isimli takımlarla maç oynamadan kupaya hazırlanan İran’ın; İspanya ve Portekiz maçlarındaki taktiksel anlayışları büyük merak konusu. Rusya maçı başta olmak üzere hazırlık maçları ile beraber Asya Elemelerinde oynadıkları Güney Kore maçında Portekizli teknik adamın en çok görseldeki formasyon üzerinde durması turnuvadaki olası dizilimleri açısından önemli bir ipucuydu. Farklı senaryolara karşı farklı formasyonların söz konusu olacağı şüphe götürmeyen bir gerçek. Özellikle Fas karşısında alınan skora göre gruptaki kaderi şekillenecek olan İran’ı bu maçta daha ofansif bir yapıdaki dizilimle seyredebiliriz. Bu senaryoda izleyebileceğimizi düşündüğüm ilk olası dizilim 4-2-3-1 olacaktır. Görselde bulunan dizilim uygulandığı maçlarda bu formasyon, rakip takım hücumdayken 10 kişi topun arkasına geçiyor ve savunma kurgusu da 5’li ve hatta 6’lı bir yapıya bürünüyor. Kanat oyuncuları da savunmaya desteğe gelince rakip takımın hücum alanı iyice daralmış oluyor. Özellikle Rusya maçında sıklıkla izlediğimiz bu formasyon ve taktik yapısı ile İran’ı izleyeceğimizi düşünüyorum. Kadro seçimine gelecek olursak; formaya en yakın olan Beiranvand gibi gözüküyor. Takımı Persepolis ile iyi bir yıl geçiren Beiranvand, gerek elemelerdeki önemli maçlar gerekse oynanan son hazırlık maçlarında Querioz’un 1 numaralı bölgeye en çok yazdığı isim oldu. Hazırlık maçlarında en çok değişikliğe gittiği bölge olan savunmada ise tecrübesiyle Jalal Hosseini’den kolay vazgeçmeyeceğini düşünmüştüm; fakat yanıldım. Tandem ikilisinde Morteza Pouraliganji ile beraber Pejman Montazeri’yi izleyebiliriz. Bek pozisyonları için forma giyen Mohammadi ve Ramin Rezaeian büyük bir aksilik olmazsa formayı kimseye kaptırmayacaklar gibi. Orta saha kurgusu bence Portekizli teknik adamın emin olamadığı bir bölge. 3’lü kurguda 2 savunmacı orta saha kullanılacağı kesin. Hajisafi savunma rolü üstleneceği her bölgede forma giyebiliyor. Oyuncu açısından artı olan bu özelliği Queiroz da sonuna kadar kullanmak istiyor. Maçın ve turnuvanın gidişatına göre Hajisafi’nin mevkiinde değişikliğe gidilebilir. Hatta Hajisafi tandem bölgesine bile kayabilir. Ama Hajisafi ilk 11’de kendisine her haliyle yer bulacaktır. Burada tartışmalı olan konu bloklar arasındaki pas trafiğini üstlenecek kişide. Fas maçı göz önüne alındığında hücum anlayışlı bir oyunda sağ açık pozisyonunda görev alan Jahanbakhsh veya Dejagah, 10 numara pozisyon oyununu, 8 numaralı bölgede sergileyebiliyor. Turnuvaya kadar kalan hazırlık maçlarında bu bölge özelinde daha ideal bir fikre kavuşmuş oluruz. Sol açık mevkii için Taremi, Ghoddos’u oldukça zorlayacaktır. Fakat Ghoddos’un çizgi oyuncusundan çok içeri kat eden bir tarzda olması ve kontra atak futbolunu daha iyi oynuyor olması Queiroz’un bu bölgede ondan yana karar almasına neden oluyor. Kadroda yeri en garanti olan kişi ise sadece hocanın değil bütün İran’ın büyük umutlar beslediği Azmoun. Rostov’dan Kazan’a transferi sonrasında dikkatleri üzerine çeken İranlı Türkmen oyuncu elemelerde 11 gol atarak takımının gol yükünü çekti. İran takımının en önemli oyuncusu olarak göze çarpan Azmoun iyi bir performans göstererek sahip olduğu piyasayı da güçlendirebilir. Portekizli çalıştırıcı elemelerde ve hazırlık maçlarında ondan hiç vazgeçmeyerek ona olan güvenini de zaten göstermiş durumda. Kadronun en iyi özelliği takım oyunu oynamak. Avrupa liglerinde boy gösteren oyuncularla iyi bir uyum yakalanmış durumda. Tandem bölgesindeki oyuncuların kulüplerinin seviyeleri hayli düşündürücü.  Fakat Asya Elemeleri ve hazırlık maçlarında izlediğimiz İran oyunu zaten takım olarak oynayan bir takım. Bu turnuvada neler gösterecekler bekleyip göreceğiz.  

 

Taktiksel Analiz 

Yukarıda görsel dizilimde bahsettiğim orta sahanın en büyük gücü fizik kapasitesi ve pres gücüdür. Öte yanan oyunu 3 bölgede ele aldığımız zaman atak yenilen pozisyonlarda savunma yardımlaşmaları ve orta sahanın savunma arasına girmesi bu taktiğin en önemli unsurları. Presle veya rakibin hücum sırasında kaybettiği toplar, hızlı kontra atak oyuncuları olan Jahanbakhsh ve Ghoddos ile buluşturuluyor. Fas maçında oynanmasını beklediğim 4-2-3-1 sisteminde ileride daha kalabalık bir taktik benimsenecektir. Oyunun belli bölümlerinde rakibin 1. bölgesinde zaman zaman 5-6 İranlı futbolcu görebiliriz. Fakat İspanya ve Portekiz maçlarında daha temkinli bir İran izleyeceğimizi düşününce bekleri biraz daha geride göreceğiz. Ve hücuma olan orta saha desteği bilinçli gelişen ataklar dışında daha sınırlı kalacaktır.  

Toplu oyun, Hücum 

En başından beri vurgulamak istediğim şuydu; İran oyun anlayışının en temel taktiksel özelliği kanat ve orta saha oyuncularının becerileri. Savunmada ya da orta sahada kazanılan toplar hızlı bir şekilde kanatlardaki süratli oyuncularla buluşturuluyor. Bunu daha etkin hale getirebilmek için rakip takım hücumlarında topun arkasına geçen 10 oyuncu ve aynı zamanda savunma arasına giren orta saha oyuncularını görüyoruz. Panama ve Cezayir maçlarında hücuma destek veren kanat beklerini izledik. İspanya ve Portekiz maçlarında etkin bir şekilde hücuma dahil olan bekleri izleyeceğimize pek ihtimal vermiyorum. Belirttiğim formasyonda kanat oyuncularının performansı skora etki yaratırken orta sahanın özellikle uzun pas becerisi bu etkiyi destekliyor. Artı olarak Azmoun’un dribllingleri hücum organizasyonlarına derinlik kazandırıyor.  

Cezayir’le oynanan hazırlık maçında iki dakika arayla yaratılan tehlikeli ataklarda uygulanan kanat organizasyonları, işleyen kanat taktiklerinin organize ve kontra gelişen ataklarda İran için önemini gösterir nitelikte oldu.  Kanatlarda hızlı oyuncularla buluşturulan toplar, İran hücum felsefesinin en önemli fonksiyonudur.

Bu görselde ise Cezayir savunması set halinde geride bekliyor olsa da sol kanada açılan topun ilerleyen saniyelerde büyük bir tehlike yarattığını gördük. Ghoddos ile beraber Alireza Jahanbakhsh önlerinde bırakılacak bu tip boş alanları süratli bir şekilde geçerek içeri kat ederken hem hücum bölgesinde çoğalmış olan bir İran izletiyor hem de rakip savunma dengesi bozulabiliyor. Farklı hazırlık maçlarında ve yine Asya Elemeleri boyunca izlediğimiz formasyonlar kimi zaman savunma hattının değiştiğini ya da orta saha kurgusunda değişikliğe gidildiğini görebiliyoruz. Fakat kanatlara doğru oyunu açma ve hücumu yine kanatlardan kurma taktiği sabit kalan tek şey oldu.

B Grubun’da Fas’la eşleştikten sonra Kuzey Afrika futbol kültürüne sahip Tunus ve Cezayir hazırlık maçlarında Fas maçının idmanı yapılmıştır aslında. Fakat grupta bulunan İspanya ve Portekiz maçları için üzerinde durduğum taktiksel sistemi Rusya maçında daha net uygulandığını gördüm. 1. bölgede kazanılan topla hızlı hücuma çıkılan bir pozisyon olan görseli inceleyecek olursak; 

Orta sahada kaptırılan toptan sonra savunma dengesinin iyice dağıldığını söyleyebiliriz. Buna rağmen siyah çizgilerle belirttiğim orta alan oyuncuları Ebrahimi, Ezatolahi ve Amiri savunmaya yaklaştı. Kalabalıklaşan savunmada kazanılan topu hücuma hızlı çıkarabilmek için beyaz çerçeve içinde belirttiğim sağ kanat oyuncusu Jahanbakhsh’nin de geriye yaklaştığını görebiliyoruz. Son olarak iki bek oyuncusu içeri sokularak pas koridorlarını ve rakip oyuncuların hareket alanını kapatıyor. Boşta kalan tek Rus oyuncuya doğru havadan atılan topu engelleyerek topu kazanan İran sol kanata doğru açtığı oyun sayesinde golü buluyor.  

Kalabalık savunma anlayışından hızlı hücuma doğru geçen oyun örneklerini bu maçta bolca seyrettik. Orta alandaki oyuncuların bu sistem içinde önemli bir yer tuttuğunu dile getirmiştik. Pres gücü yüksek ve ikili mücadeleden kaçmayan savaşçı orta saha kimliğini elemelerde de sergilemişlerdi. 3’lü orta saha kurgusunun temelinde yatan bu bölgede topu kazanacak oyuncuların yer alıyor olmasında. Cezayir maçını izlediğimizde belirgin bir şekilde kendini hissettiren mücadeleci tavır kanatlara atılan pasların başarısıyla beraber de kıymete binmiş oluyor.  

Orta sahadan Queiroz’un beklediği en önemli performans press gücü olacaktır. Görselde gördüğü gibi özellikle rakip hücuma kalktığı sırada 2. bölgede kazanılan toplar yanlara doğru açılan bir oyun izlettiriyor bize. Ki bu durum başından beri üzerinde durduğumuz, İran’ın hızlı kanat oyuncuları üzerinden hücumu şekillendirme şeklinin başka bir örneği oluyor.

Hücum hareketlerini özetlemek gerekirse, rakip ataklarında geriye  doğru gelen veya pressle orta sahada top kazanan 2. bölge oyuncuları, kazandıkları topları kanatlara doğru açarak hızlı oyuncularla tehlike yaratan bir İran takımı bekliyorum. 

 

Topsuz Oyun, Savunma 

Oyun stillerinin en temel taşı savunma yapıları; zira bunu da en başından beri defalarca dile getirdik. Başlangıç diziliminde kullandıkları 4’lü savunma oyun içerisinde orta saha elemanlarının savunma içlerine kadar sokulmasıyla 6’lı yapıya bürünüyor. Fakat bu yapı rakip takım oyuncularıyla beraber ilerliyor.  

Görsel üzerinden 90 dakika genelinin özetini çıkaracak olursak. Duran toplar dışında dikdörtgen içinde belirttiğim Azmoun geriye dönüş sağlamıyor. Buna karşın rakip atağı ile birlikte kaleci dahil 10 kişi topun arkasına geçiyor. Kanat hücumcuları da kademeli olarak geriye çekiliyor. Orta saha 3’lüsü savunmanın arasına bazen de beklerin kademelerine girerek 1. bölgede alan daraltıyor.  

Panama maçından olan bu görselde çerçeve içinde olan Ezatolahi savunma arasına girmiş vaziyette. Öte yandan altı çizili olarak işaretlediğim kanat oyuncusu Taremi de savunmasına yardıma gelmiş halde. Yardımlaşarak geri alana kadar rakip hücumcularla beraber gelip kazanılan toplar ilk hamlede kanat oyuncularına servis ediliyor. Panama ve Kuzey Afrika takımlarına karşı oynanan maçlarda bu savunma yardımlaşmasının sadece Ezatolahi ya da Ezatolahi’nin mevkinde oynayan oyuncular tarafından sağlandı. İspanya ve Portekiz maçları için Rusya’ya karşı oynanan hazırlık maçını referans almak daha doğru olacaktır.  

Rus atağının başlamasıyla beraber Ruslarla birlikte geriye doğru yaslanan Ebrahimi ve Ezatolahi hem ileri 2’linin pas kanallarını kontrollü bir şekilde kapatıyor hem de devam eden pozisyonda savunma arasına iyice yerleşmiş oluyorlar.  

Tandem ikilisinin Asya liglerinde mücadele ediyor olması kalite bakımından endişe yaratır durumda. Orta alanda defansif oyuncular kullanılarak bu sorun minimum seviyeye indilirilmeye çalışılacaktır. Elemelerde gösterilen üstün savunma performansının daha düşük kalibreli takımlara karşı olduğu unutulmamalıdır. Hücumu savunma anlayışıyla başlatan yapıya sahipler. Fakat kupada onları bekleyen tehlikelerden birisi kademe anlayışının zayıflığı. Yukarıda ve daha önceki görsellerde görüldüğü üzere savunma yapısı bozulmaya müsait. Bir üstte gördüğümüz görselde 4’lü savunmayı oluşturan oyuncuları ayırt etmek bile oldukça zor. Zaten yenilen gollerin büyük bir çoğunluğu ya ikili tandem arasında kaybolan rakip santrfor ya da kaybolan kademelerden kaynaklı oluyor. Kalabalık savunma anlayışı zaman zaman geri 4’lünün dengesini etkileyerek savunma çizgisini bozuyor. Beklerin arkasında derin boşluklar oluşuyorken, savunma arasına atılan toplarda tehlike arz ediyor.    

Görselde gelişen Panama atağında dar bir alanda savunma kuran İran takımını beyaz formalarda görüyoruz. Savunma çizgisinin berbatlığı ve özellikle her iki kanatta oluşan derin boşluk göze çarpan ilk detaylardan birisi oluyor.  

Sonuç olarak geri 4’lüdeki sıkıntılarını takım savunması ve orta sahalardan araya sokulan savunmacı orta saha oyuncularıyla gidermeye çalışan İran izleyeceğimizi düşünüyorum. Geçen turnuvada sergilenen Arjantin performansının tekrarı yaşanır mı sorusu en büyük merakım.  

 

Takip Edilebilecek Oyuncu 

Sardar Azmoun: Santrafor pozisyonu için iyi bir fiziğe sahip. Kafa toplarında uygun koşullar oluştuğunda hakimiyet kurabilecek yapıda. Fakat onu özel kılan meziyetlerinden en önemlisi geniş alanda etkili oluşu. Birebirde ani patlamalarıyla oyuncu eksiltebilen tarzda değil. Ama geniş alanda sürati sayesinde alan kat edebiliyor. Kulübüne yeni transfer olması nedeniyle yakın zamanda transfer olabileceğine pek ihtimal vermiyorum. Fakat mevcut potansiyelini geliştirebilmek için Rusya Ligi çok ideal. Kupadaki performansı transfer borsasındaki yerini hiç şüphesiz etkileyecektir. Avrupa’da daha üst düzey liglerde kendisini izleyebiliriz. Nitekim Liverpool’un oyuncuyla ilgilendiğine dair dedikodular bu üst düzey liglerin sinyalini gösterir vaziyette. 

 

Sonuç 

Grupta sürpriz yapacaklarsa eğer bunun yolu Fas maçından geçmekte. Bunun gayet farkında olan Queiroz bu maça daha özel hazırlanacaktır. Fas maçının skoruna göre sürpriz denemeye gidecek olan İran’ın neler yapabileceğini göreceğiz. Kanat organizasyonlarından beklenen verim alınırsa Fas maçı için şansları olsa da, İspanya ve Portekiz gibi güçlü takımlara karşı şansları oldukça düşük. Kariyerine Real Madrid ve Sporting Lizbon tecrübelerinin yanı sıra 2010-2012 yılları arasında Portekiz milli takım hocalığını ve farklı yıllar arasında Alex Ferguson’un yardımcılığını sığdıran Queiroz’un Portekiz maçı izlemeye değer olabilir. Hele ki son maçlarda her iki takımında gruptan çıkma şansı olursa bu ilginç durumun sahaya neler yansıtacağı daha da büyük bir merak konusu olacaktır.