Doğum Tarihi: 17.02.1990 (25 yaşında)
Mevkii: Sağ Bek / Stoper
Takımı: Puskás Akadémia FC
Ülkesi: Macaristan
Değeri: 750,000 €
Sözleşme Sonu: 30.06.2018
Profil
Attila Fiola, altyapı eğitimini 2002 – 08 yılları arasında Macaristan’ın en aktif altyapı kulüplerinden biri olan Paksi FC’de aldı ve profesyonel futbola da Ocak 2009’da burada başladı. Altyapı eğitimini önlibero mevkiğinde alan Fiola, 2009’un Ocak ayı itibari ile 19 yaşında Paksi A takımına yükseldi ve bir stopere evrildi. Genç bir yetenek olarak zaman zaman oyuna sonradan girerek kısa süreler aldı. Bir sonraki sezonun başında kadroya girmekte bir hayli zorlandı. Daha sonrasında Macaristan Futbol Ligi’nin 2. Yarısının hemen başı itibari ile takımının vazgeçilmez oyuncularından biri haline dönüştü ve bir daha formayı hiç bırakmadı. Şimdilerde Macaristan Milli takımının değişmez bir oyuncusu oldu ise; işte bu kariyer gelişiminde 6 Mart 2010 tarihindeki Nyiregyhaza maçının yeri onda bir başkadır. Zaten o sezon gösterdiği performans ile ulusal takım oyuncusu haline geldi. Macar U21 takımı ile iki senede pek çok maça çıkan Fiola, Ağustos 2013 itibari ile artık A milli takım oyuncusuydu. Fiola, 2015’in Ocak ayına kadar 6 yıl boyunca Paksi forması ile farklı pozisyonlarda (Stoper, Sağ Bek, Önlibero) 148 maçta görev alarak çok önemli bir performans sergiledi. Daha sonrasında 2015’in başı itibari ile Macaristan’ın en büyük futbol efsanesi Ferenc Puskás anısına kurulan ve Videoton kulübünün pilot takımı olan Puskás Akadémia FC takımına katıldı. O sezon Puskás Akadémia’ya katılana kadar ligin ilk yarısında Paksi formasıyla sağ bekte görev alırken Puskás Akadémia’ya transfer olduktan sonra ligin ikinci yarısında önlibero mevkisinde görev yaptı. Bu sezon ise; sağ bekte görev yapmaya devam etti. Ayrıca Fiola, şimdilerde takımının kaptanlığına kadar yükseldi ve Macar milli takımının banko oyuncusu haline geldi. Macar milli takımının Play-off maçlarında Norveç’i eleyerek 2016 Avrupa Şampiyonası’na, Fransa’ya gitmesinde Fiola’nın rolü asla yadırganamaz.
Güçlü Yönleri
Fiola’nun ilk göze çarpan özelliği güçlü fiziği diyebiliriz. 1.82 boyundaki oyuncu sağ bekte oynadığında rakibin içeri doğru kat eden kısa boylu kanat oyuncularına fiziğiyle sorun yaratabiliyor. Boyu sayesinde havadan gelen topları karşılama konusunda da herhangi bir problem yaşamıyor. Fizik avantajının yanı sıra sürati buna engel değil. Bir hücumcu beke kıyasla daha yavaş olsa da o ritme yakın bir koşu ve hız performansı sergileyebiliyor. Stoperde görev alsa dahi ileri doğru sürpriz çıkışları ve koşuları ile tehlike yaratıp rakibin dengesini bozabiliyor. Oyun bilgiside gayet iyi. Topu oyuna sokmakta, paslaşmaları yönlendirmekte, aldığı topları kullanmakta oldukça iyi. Çok yönlü oyun bilgisi ve tecrübesi sayesinde saha içerisindeki değişimleri, hem kendi hem de takımı adına çok hızlı tespit edip kontrol altına almakta bir hayli başarılı. Belki de bu yüzden Puskás Akadémia’da bu kadar hızlı bir şekilde kaptanlığa getirildi. Stoper geçmişi sayesinde kademe ve müdahale konusunda üst seviyelerde ve iyi bir kesici. Önlibero tecrübesi ile de savaşçı yapısını ve bitmeyen enerjisini göstermek onun için hiç de zor olmuyor. Tüm bunları oyun bilgisi ve top kullanma yetenekleri ile birleştirerek muazzam bir sağ bek ortaya çıkartıyor. Hücumcu beklerin aksine savunma yönü her ne kadar ağır basmış olsa da, alanları son derece başarılı kullanıyor, boşlukları dolduruyor. Hangi alanda hangi rol oyuncuya ihtiyaç varsa onun rolüne bürünmekte hiç zorlanmıyor. Topa göre pozisyon almayı iyi biliyor ve arkasına fazla adam kaçırmıyor. Ofsayt taktiğini de başarılı bir şekilde uygulayabiliyor. Hem ulusal hem de uluslararası maç tecrübesi de oldukça fazla. Kondisyon problemi yaşamıyor. Enerji verimliliği gayet iyi. oyuncu sağ koridoru maç boyunca verimli bir şekilde koruyup, kullanabiliyor. Genellikle 4-4-2 yada 4-2-3-1 dizilimine aşina olduğunu da söyleyebiliriz.
Zayıf Yanları
Hücumcu bir bek olmaması nedeni ile skora çok fazla etki edemiyor. Orta yapma özelliği de çok kısıtlı. İsabetli orta yapma oranı çok da fazla sayılmaz. İki yönlü oyunu kusursuz oynayabilecek teknik bilgiye sahip değil. Fiziğini ve bilgisini savunma yönünde kullanmakta daha başarılı. Teknik bilgisi ve yeteneği eksik olduğundan hücum becerileri sınırlı. Sağ bekte oynadığı zamanlarda duran toplarda boy avantajını kullanmak yerine pozisyon gereği sigorta olarak geride beklemeyi tercih edebiliyor. Zaman zaman konsantrasyon kaybına uğrayıp oyun içinde düşüşler yaşayıp devamlılık problem yaşayabiliyor.
Benzediği Oyuncular: Jason Denayer, Andreas Beck, Branislav Ivanovic, Glen Johnson
Enerjisi, azmi ve isteğinin yanı sıra savunmadaki sağlamlığı ve güçlü fiziği ile Jason Denayer’ı andırıyor. Çalışkanlığı, oyun bilgisi, alan kullanımı, boşlukları tamamlama özellikleri ile de Andreas Beck’i hatırlatıyor. Savunma yönü kuvvetli ama zaman zaman hızlı bir şekilde ileri çıkışları, oyunu yönlendirmesi ile Branislav Ivanovic’le kuvvetli bir bağ kurulabilir. Hem oyun içinde hem de maç maç performansı tavan yapan ya da sıradan bir savunmacıya dönüşen, istikrarı bir soru işareti olan ama her daim güçlü potansiyeli sayesinde takımın vazgeçilmezi olan Glen Johnson’a da benzediğini söyleyebiliriz.
Gelebileceği Takımlar: Kayserispor, Gençlerbirliği, Başakşehir FK, Kasımpaşa, Eskişehirspor, Antalyaspor,
Ligimizde sağ bek konusundaki sıkıntı oldukça fazla. Ama özellikle bu kulüplerimiz bu sezon kadrolarındaki sağ bekleri verimli bir şekilde kullanamadılar ve kullanamayacaklar gibi de görünüyor. Fiola’nın bir aksilik olmadığı takdirde Avrupa Şampiyonası’nda forma giyeceğini de göz önüne alırsak piyasası yükselmeden doğru bir yatırım hamlesi olacağı gayet açık.
Kayserispor’da Zeki Yavru, Cüneyt Köz ve Cem Can beklenen katkıyı ve etkiyi bir türlü yaratamadılar. Takımın bir türlü istikrarlı ve olumlu sonuçlar alamamasında onların vasat oyunları da etkili. Gençlerbirliği’nde Ahmet Oğuz aldığı görevi şu ana kadar bir türlü tam olarak başarmış sayılamaz ve takımın tek sağ beki. Takımda o bölgede büyük bir boşluk var. Başakşehir’de Cenk Ahmet Alkılıç, Erciyes ve Rize’deki performansından çok uzakta. Uğur Uçar’da bir türlü sezona istediği gibi bir giriş yapamadı. Eski verimliliğinden ve hızından çok uzakta. Yeni transfer ve genç yetenek Musa Muhammed ise henüz kadroya dahi giremedi. Kasımpaşa’da da Rıza Çalımbay o pozisyonda hem Veysel Sarı’yı hem de genç Erhan Kartal’ı dönüşümlü oynatarak deniyor. Ama ikisinden de istediği verimi aldığı söylenemez. Eskişehir’de ise geçen sezon sağ bekte fırtınalar estiren Kamil Ahmet Çörekçi sakatlık sonrasında son 6 haftada düzenli olarak formayı kaptı. Ama henüz onun formu da istenen düzeyde değil. Sezon başı ise Eskişehir’de pek çok farklı isim o mevkide görev yaptı ancak hiç biri yeterlilik gösteremedi. Toko, Birol Parlak ve küçük aralıklarla Sezgin Çoşkun o pozisyonu tam olarak dolduramadı. Antalyaspor’da da Ömer Kandemir geçen sene PTT 1. Lig’teki performansının uzağındaydı ve forma bulduğu dakikaları pek verimli kullanamadı. Sezon öncesi hazırlık maçlarında hiç de fena sayılmayan Rıdvan Şimşek’te, Ömer’e oranla çok daha az süre alsa da ondan da verim alınamadı.
TrScouts Notu: Oyuncu 31.08.2016 tarihinde 650.000 € bedelle Videoton takımına transfer olmuştur.
