AS Monaco’nun hisselerinin yüzde 66’sı 2011 yılında Rus oligark Dmitry Rybolovlev tarafından satın alındığında kulüp Ligue 2’de kümede kalma mücadelesi veriyordu.
Rybolovlev’in maddi desteğiyle Monaco önce Ligue 2’den Ligue 1’e çıktı, sonra da Radamel Falcao, James Rodriguez gibi oyuncuları ciddi bonservis bedelleri ödeyerek transfer etti. Bu yatırımlar onlara Ligue 1 şampiyonluğunu getirmese de kulüp yetkilileri Monaco’yu uzun vadeli bir proje olarak gördüklerini ve eninde sonunda istedikleri seviyelere çıkacaklarına inandıklarını söylüyorlar.
Monaco, Ligue 1’i 2013-2014 sezonunda 2. olarak tamamladı ve Şampiyonlar Ligi’ne katılım hakkı kazandı. Sene sonunda teknik direktör Ranieri’yle yolları ayırdılar ve Portekizli teknik adam Leonardo Jardim’i göreve getirdiler. Futbolseverler Jardim’li Monaco’nun 2014-2015 sezonunda Arsenal’le son 16 turunda eşleştiğini ve kulübün Emirates Stadyumu’nda aldığı 3-1’lik şok galibiyeti hatırlayacaklardır. Ancak Arsenal’i eledikten sonra çeyrek finalde o sezonun finalisti Juventus’a elenen Monaco, Ligue 1’de sezonu 3. olarak tamamlayarak Şampiyonlar Ligi’ne katılım için ön eleme oynama hakkı kazanmıştı. Ancak geçen sezon ön elemelerde Valencia’ya elenerek Şampiyonlar Ligi’nden uzak kaldılar. Avrupa Ligi macerası da çok uzun sürmeyen, ligde de yine 3.’lükte kalan Monaco yine de Jardim’le yola devam kararı aldı. Bu sezon ligde PSG’yi geçmeleri yine zor görünüyor. Ancak kulüp yönetimi en azından geçen sezonki hataları tekrarlamayıp Şampiyonlar Ligi’ne katılmayı ve uzun vadeli planlarına bir adım daha yaklaşmayı hedefliyor. Bu yolda da önlerindeki ilk engel Fenerbahçe eşleşmesi olacak.
Hazırlık Maçları ve Kadro
AS Monaco Şampiyonlar Ligi ön eleme maçlarında mücadele edeceği için sezonu erken açtı. İlk antrenmanlarını 24 Haziran’da gerçekleştirdiler ve geçtiğimiz bir ay içerisinde 7 hazırlık maçı yaptılar. Kamp dönemini İsviçre’de geçiren Monaco, bu maçların 5’ini İsviçre takımları olan Lugano, Kriens, Sion, Luzern ve Basel ile yaptı. Diğer 2 maçta ise Portekiz ekibi Sporting CP ve Rus ekibi Zenit ile karşılaştı. Karşılaşmaların skoru ise şu şekildeydi;
02.07.2016 Lugano 3 – 5 Monaco
03.07.2016 Kriens 3 – 3 Monaco
09.07.2016 Sion 3 – 3 Monaco
12.07.2016 Luzern 2 – 1 Monaco
13.07.2016 Sporting 1 – 4 Monaco
16.07.2016 Basel 0 – 1 Monaco
19.07.2016 Zenit 3 – 1 Monaco
Son üç maçın daha rekabetçi takımlarla olduğunu ve takımlar belli bir uyum ve kondisyon seviyesine ulaştıktan sonra oynandığını hesaba kattığımızda, bu maçların Monaco’nun son durumunu incelemek açısından daha uygun olduğunu söyleyebiliriz. Sporting maçında Monaco genel olarak maçta üstün olan taraftı. Mükemmel oynamasa da hücumdaki etkili oyunuyla rakibini farklı bir şekilde yenmeyi başardı. Basel’e karşı ise daha fazla zorlandı. İlk yarıya yedek ağırlıklı kadroyla çıkan Monaco bu yarıda Basel’in iki uzun topla gelişen atağını iyi savunamadı ve iki top da direkten döndü. Bu pozisyonların ardından Monaco hücumda golü bulduktan sonra skora tutunmayı başardı. Son olarak Fenerbahçe maçı öncesi en ciddi sınavı olan Zenit karşılaşmasında ise Sporting maçına benzer bir 11 ile çıktı. İlk yarı ortada geçen maçta Falcao’nun golüyle öne geçen Monaco ikinci yarının ilk 5 dakikasında basit savunma hatalarıyla kalesinde 3 gol gördü ve bu gollerden sonra maça tekrar giremedi.
Geçtiğimiz yıla göre kadrosunda birçok değişiklik olan Monaco’nun oyuncuları şu şekilde;
Kaleci: Daniel Subasic, Morgan De Sanctis*, Loic Badiashile, Seydou Sy
Defans: Andrea Raggi, Jemerson, Raphael Diarra, Kamil Glik*, Marcel Tisserand**, Abdou Diallo**, Almamy Toure, Elderson, Benjamin Mendy*, Djibril Sidibe*
Orta Saha: Tiemoue Bakayoko, Fabinho, Jonathan Mexique, Adama Traore, Thomas Lemar, Nabil Dirar, Bernardo Silva, Ivan Cavaleiro, Fares Bahlouli, Gabriel Boschilia**, Yhoan Andzouana**, Joao Moutinho***
Forvet: Guido Carrillo, Vagner Love, Valere Germain**, Falcao**
*Yeni transfer olan oyuncu
**Geçen sene başka takımda kiralık olan oyuncu
***Fenerbahçe maçı kadrosunda olmayan oyuncu
Muhtemel Formasyon ve Detaylı Kadro Analizi
Monaco hazırlık maçlarının büyük bir bölümünde 4-4-2 ile oynadı. Teknik direktör Leonardo Jardim henüz iki gün önce Monaco TV’ye verdiği röportajda takımda birçok atak oyuncusu olduğunu ve bu ekiple en iyi sistemin 4-4-2 olduğunu söyledi. Hazırlık maçlarında bu taktikle oynayan takımdaki uyuma ve kaliteye dikkat çeken Jardim, bu maçlarda 5 golü olan Falcao ve 3 golü olan Germain’in ortaklığından da memnun olduğunu dile getirdi. Jardim’in bu sözlerine ve Monaco’nun hazırlık maçlarına baktığımızda büyük bir sürpriz yaşanmazsa Monaco’nun Fenerbahçe karşısında 4-4-2 taktiğiyle oynayacağını söyleyebiliriz. Ancak takımın geçen sezonun neredeyse tamamında 4-2-3-1 taktiğiyle oynadığını ve hazırlık maçlarında Adama Traore oyuna girince yine yer yer bu taktiğe geçtiğini de belirtmeden geçmeyelim.
Oyunculara baktığımızda Monaco’nun ilk on birinin geçen seneye göre bir hayli farklı olduğunu söyleyebiliriz. Bu farklılığın ilk sebebi stoperler. Geçen yıl çoğu maça Ricardo Carvalho ve Wallace ikilisiyle çıkan Monaco’da Carvalho’nun sözleşmesi yenilenmezken, Wallace da kiralandığı Braga’ya geri döndü. Monaco bu ikilinin yerine Kamil Glik’i transfer etse de, Glik henüz hazırlık maçlarında süre almış değil ve Fransız basınına göre en erken rövanş maçında oynamaya hazır olacak. Durum böyle olunca tecrübesiyle ön plana çıkan Raggi ve geçen yıl Toulouse’da kiralık olan ve ligde 33 maçta forma giyen Tisserand teknik direktör Jardim’in tercihi olacak gibi görünüyor. Bir diğer alternatif Brezilyalı Jemerson ancak Fransız basını Zenit maçında oldukça kötü oynayan Jemerson’un 11’de yer almayacağını düşünüyor.
Kadrodaki farklılığın ikinci nedeni ise bek transferleri. Monaco Haziran ayında 13 milyon euroya Marsilya’dan sol bek Mendy’yi ve Temmuz ayının başında 15 milyon euroya sağ bek Sidibe’yi kadrosuna kattı. Asıl mevkisi sağ bek olan Fabinho’nun orta sahada kullanılması ve sol bek alternatifi olan Elderson’un hazırlık maçlarındaki oldukça kötü performansı, Mendy ve Sidibe’nin ilk 11’de olacağının işaretleri gibi görünüyor. Kadrodaki farklılığın üçüncü sebebi ise forvet hattındaki değişim. Lacina Traore’nin CSKA Moskova’ya kiralanması ve Falcao ile Germain’in dönüşü, forvet hattını tamamen değiştirmiş durumda. Bu ikilinin hazırlık maçlarındaki form durumu ve uyumu onların da büyük ihtimalle ilk 11’de olacağını gösteriyor.
Son olarak kaleciden ve geçtiğimiz yıla göre çok değişmeyen orta sahadan bahsedelim. Kaleye Roma’dan Morgan De Sanctis transfer edildi ancak o da Glik gibi henüz Monaco formasıyla maça çıkamadı. Hazırlık maçlarında altyapıdan as takıma çıkarılan 18 yaşındaki Badiashile kaledeki performansıyla dikkat çekti ancak genç kalecinin Avrupa Kupası’nda Hırvatistan’ın kalesini koruyan Subasic’in yerini alması zor görünüyor. Orta sahada ise Portekiz ile Avrupa Kupası’nı kazanan Moutinho Fenerbahçe maçı kadrosuna alınmadı. Bu yüzden orta sahanın ortasında Bakayoko ile Fabinho’nun kadrodaki yerleri garanti gibi görünüyor. Hazırlık maçlarında oldukça formda olduğu gözlenen Lemar’ın da büyük ihtimalle ilk 11’de yer alacağını söyleyebiliriz. Sağ kanatta ise yine geçen sene Monaco’da bulunan iki oyuncu Dirar ve Bernardo Silva arasında bir rekabet var. Bu mevkide de Fransız basınına göre Jardim’in hazırlık maçlarında daha fazla şans vediği Dirar bir adım önde görünüyor. Bu isimlerin dışında kanatlarda Cavaleiro ve hücumda Vagner Love ile Carrillo Monaco’nun yedek kulübesinde olması beklenen isimlerden. 4-2-3-1 taktiğine geçilmesi düşünüldüğünde ise ofansif orta saha oyuncusu Adama Traore’nin oyuna dahil olması bir hayli olası görünüyor.
Taktiksel Analiz
Monaco geçen yılın büyük bölümünde sahaya 4-2-3-1 şeklinde dizilse de, daha önce bahsettiğimiz gibi bu sezon başında kadroda önemli değişiklikler yaşandı. Falcao ve Germain gibi iki kaliteli forvet oyuncusunun kiralıktan geri dönmesi, teknik director Leonardo Jardim’i hazırlık kampında çift ön liberolu klasik 4-4-2 dizilişini denemeye itti. Monaco adına hazırlık kampının en umut verici gelişmesi de bu ikilinin birbirlerine ve takımın geri kalanına uyum sağlayarak başarılı performans göstermesiydi. Bunun sonucu olarak Jardim de basına yansıyan açıklamalarında 4-4-2’yle devam sinyali verdi.
Bu dizilişte takımın yıldızı Falcao’nun gol yollarındaki performansı Monaco için çok önemli. Germain onun yanında çalışkanlığıyla ona yardımcı olan, takımının pas trafiğine katkıda bulunan ve boş alanları değerlendiren bir oyuncu olarak öne çıkıyor. Monaco’nun kanatlarda Dirar, Lemar, Silva, Cavaleiro gibi birçok alternatifi mevcut. Bu oyuncular arasında Lemar tekniği ve duran toplardaki başarısıyla takım için hücum anlamında önemli bir isim olarak göze çarpıyor. Kanat oyuncularının ofansif yönleri ağır basan oyuncular olmasından dolayı, orta saha ortasında sağ bekten devşirilen Fabinho’nun takım savunmasına ve hareketliliğiyle yapılan prese verdiği katkı takımın dengesi açısından önem taşıyor. Savunma hattı ise geçen yıla göre neredeyse komple yenilendiği için takımın yumuşak karnı. Glik’in yokluğunda özellikle Kadıköy’de Raggi’nin tecrübesi Monaco için önemli olacaktır.
Toplu Oyun, Hücum
Monaco’nun hazırlık maçlarında çoğunlukla ortaya koyduğu görüntü, teknik direktör Leonardo Jardim’in topa çok sahip olmak gibi bir derdi olmadığı yönündeydi. Özellikle Monaco’yla denk güçteki rakiplere karşı orta saha ortasındaki oyuncuları geriden gelip oyun kurarken fazla görmedik. Bunda orta saha ve savunmada oynayan oyuncuların teknik olarak çok üst seviye oyuncular olmaması etkili olabilir. Takımın hücuma çıkarken başvurduğu en önemli planlardan biri topu kanat oyuncularına çabuk bir şekilde aktararak kanatları kullanmak. Kanatlarda yetenekli ve süratli oyunculara sahipler. Bu şekilde kanatları kullanarak hızlı hücuma çıkmak Monaco’nun oyun planında önemli yer tutuyor. Aşağıdaki ekran görüntüsünde orta sahada kazanılan top ve bu topun direkt olarak kanada aktarılması sonucu Monaco’nun Dirar’la sağ kanattan hızlı çıkarak tehlike yarattığı bir pozisyonu görüyoruz.
Monaco’nun kanatları kullanarak geliştirdiği hücumlarda ceza sahası içine yapılan ortalarla tehlikeli olduğuna da sık sık şahit olduk. Sporting maçında atılan ilk golde Germain’in koşusu ve vuruşu, Zenit maçında atılan golde Falcao’nun güzel kafa vuruşu bunun iki örneği. Germain’in attığı golün gelişimini aşağıdaki ekran görüntüsünde görmek mümkün. İki oyuncu da kanatlardan gelen toplarda etkili olabildiği için sete dönen hücumlarda da kanatlar sık sık kullanılıyor. Paylaştığımız gol pozisyonunda asistin yeni transfer edilen sol bek Mendy’den gelmesi de dikkat edilmesi gereken bir detay. Kanatlarda oynayan Lemar ve Silva gibi oyuncuların zaman zaman içe yaklaşarak kanatlarda boş alan yarattığı anlarda bek oyuncuları Sidibé ve Mendy o alanlara bindirerek hücuma destek verebiliyorlar. Henüz takıma yeni katılmalarına rağmen hazırlık maçlarında bunun sinyallerini verdiler.
Monaco’nun iki forveti Falcao ve Germain alan bulduklarında Monaco hücumlarına çok ciddi katkı verebiliyorlar. Falcao geçirdiği sakatlıkların ve ilerleyen yaşının etkisiyle fizik olarak eskisi kadar iyi durumda değil. Ancak “El Tigre” hazırlık maçlarında gol yollarındaki içgüdülerini koruduğunun işaretini verdi. Bunun bir örneği aşağıda resmini paylaştığımız Sporting maçındaki üçüncü gol. Hızlı gelişen hücumda Falcao doğru bir koşuyla kaleciyle karşı karşıya kalıyor ve golünü atmayı başarıyor. Fenerbahçe’nin defansta 3’lü oynayama ihtimali de düşünüldüğünde Falcao ve Germain’in bu tip koşularına karşı dikkatli olmaları gerektiğini söyleyebiliriz.
Direkt olarak kanat üzerinden şekillenen hücumlar dışında, hücumcuların geriye gelerek top aldığı ve atağa yön verdiği pozisyonlar da tehlikeli olabiliyor. Örneğin aşağıdaki resimde Germain’in orta sahaya kadar gelerek top aldığını görüyoruz. Arkasında baskı hissetmediği için hemen yüzünü rakip kaleye dönerek takımının hücumunu başlatmış. Fenerbahçe savunmasının bu oyunculara bu kadar rahat top aldırmaması ve geriye dönüşlerde çabuk olması gerekiyor.
Zenit maçında art arda gelen goller üzerine Jardim takım dizilişinde değişiklik yaparak 4-2-3-1’e döndü. Yapılan değişikliklerden sonra Monaco’nun topa daha fazla sahip olduğunu gördük. Yine kanatlardan, beklerin de desteğiyle etkili şekilde hücum ettiler ve net pozisyonlara girdiler. Geçen yılın büyük bölümünde bu dizilişin tercih edildiği düşünüldüğünde Jardim’in böyle bir B planının da olduğu söylenebilir.
Topsuz Oyun, Savunma
Monaco’nun geçen seneye göre hem savunmasındaki birçok oyuncunun hem de dizilişinin değişmesi nedeniyle takımın savunma anlayışı henüz oturmamış gibi görünüyor. Hazırlık maçlarına baktığımızda top henüz rakibin yarı alanındayken Monaco’nun rakibi rahatsız etmek için ileride baskı yaptığını görüyoruz. Rakibi paslarla rahat bir şekilde çıkarmamaya dayalı bu anlayışta hücumda çalışkan Germain, kanatlarda atletik oyuncular Dirar ve Lemar ile orta sahada iyi baskı yapan Fabinho kilit isimler. Aşağıdaki resimde Monaco’nun maçın henüz 1. Dakikasında 6 oyuncuyla rakibe baskı yaptığını görüyoruz. Bu pozisyonda Zenit defansı topu çıkaramayınca kalecisine pas veriyor, Germain araya girip topu kapıp kaleciyi geçiyor ama dar açıdan topu boş kaleye gönderemiyor.
Monaco’nun savunmadaki zaaflarını konuşacak olursak, ilk olarak stoperler arasındaki uyumsuzluktan bahsedebiliriz. Geçen seneki stoperleri Carvalho ve Wallace ile yola devam etmeyen Monaco henüz yeni transferi Glik’i oynatmadı. Şu an için stoperde Raggi, Tisserand, Jemerson ve Diallo deneniyor. Ancak Raggi hariç bu isimlerin çok tecrübeli olmayışı ve iki stoper olarak beraber oynamayışları, defans hattında uyumsuzluğa yol açıyor. Aşağıdaki pozisyonda Jemerson ve Raggi’nin rakibin hücum oyuncularını paylaşamaması sonucu oluşan bir Zenit atağını görüyoruz. Burada stoper ikilisi aynı hücum oyuncusuna yöneliyor ve Zenit sol kanattan havadan bir ortayla boşta kalan diğer hücum oyuncusuna topu gönderiyor. Elderson kademeye girmeye çalışsa da geç kalıyor ancak Zenitli oyuncunun şutunu kaleci Subasic kurtarıyor.
Monaco’nun savunmadaki bir diğer sıkıntısı kanatlardan gelen ataklarda yaşanıyor. Yeni transferler sol bek Mendy ve sağ bek Sidibe defansif açıdan şu ana kadar bekleneni verebilmiş değil. Aşağıdaki ilk görüntüde Zenit’in kaptığı bir topta Sidibe’nin olması gerektiği yerden ilerde yakalandığını görüyoruz. İkinci görüntüde ise Sidibe’nin Zenit topu kaptıktan sonra geriye doğru koşmadığını ve bu yüzden Monaco’nun savunmada az kişiyle yakalandığını görüyoruz. Bu pozisyon golle sonuçlanıyor ve Zenit 3-1 öne geçiyor.
Beklerin savunmada bekleneni verememesi dışında, Monaco’nun kanatlarının da savunmaya gereken katkıyı vermediğini söyleyebiliriz. Orta sahada defansif yönü güçlü olan iki ön libero Fabinho ve Bakayoko ile oynayan Monaco’da kanatlar bu iki ismi savunmada desteklemiyor. Aşağıdaki pozisyonda sol kanatta Mendy’nin savunmada yalnız kaldığını görüyoruz. Lemar ilk görüntüde ortada yok. Pozisyonun devamında ikinci görüntüde Lemar yine görünmezken Mendy hem toplu hem topsuz oyuncuyu savunmaya çalışıyor ve toplu oyuncunun açısını tam olarak kapatamayınca Basel’li oyuncu etkili bir vuruş çıkarıyor ancak bu vuruş direkten dönüyor.
Son olarak Monaco’nun geçen yılın kadrosundan iki uzun oyuncu Wallace(1,91m) ve Lacina Traore(2,03m)’yi kaybettiğini ve duran topları savunurken hava toplarında etkili uzun boylu oyuncuları savunmada sıkıntı yaşayabileceğini söyleyebiliriz.
Sonuç
Monaco geçtiğimiz yıla göre hem kadro hem de taktik olarak daha farklı bir takım gibi görünüyor. Kiralıktan dönen Germain ve Falcao’nun etkisiyle 4-2-3-1’den 4-4-2’ye döndüler. Hazırlık maçlarında toplam 18 gol atmaları ve 8’inin bu ikiliden gelmesi taktiğin hücum tarafında iyi işlediğinin bir göstergesi. Ancak savunmadaki dörtlü geçen senenin ideal on birine göre tamamen değişmiş durumda. Yeni bekler defansif olarak eksik görünüyorlar ve stoperde de henüz ideal ikiliyi bulamayan Monaco defansı uyumsuz görünüyor. Hazırlık maçlarında yedikleri 15 gol de bu uyumsuzluğu destekler nitelikte. Sonuç olarak Monaco sezona tam olarak hazır görünmüyor. En yaratıcı oyuncusu Moutinho ve hazır olmayan yeni transferi Kamil Glik’ten yoksun çıkacakları Fenerbahçe karşısında zorlanacak gibi görünüyorlar. Fenerbahçe Kadıköy’deki ilk maçta geçtiğimiz sezondan alıştığımız etkili savunmayı yaparsa ve ileride de özellikle kanatları iyi kullanarak Monaco’nun savunma zaaflarını iyi değerlendirirse eşleşmede ibreyi kendi lehine çevirebilir.