Doğum Tarihi: 21.09.1999 (17 yaşında)
Mevki: Forvet
Takımı: AIK Solna
Ülkesi: İsveç
Değeri: 400.000 €
Sözleşme Sonu: 31.12.2018
https://www.youtube.com/watch?v=ibjjHz2pp5s
Profil
Afrika’da küçük bir ülke olan Eritre asıllı, Alexander Isak 1999 yılında Isveç Solna’da dünyaya geldi. Futbola da şehrin popüler kulübü AIK Solna’da henüz 6 yaşındayken başladı. Gelişimini düzenli olarak bu kulüp alt yaş kategorilerinde oynayarak geçiren Isak, henüz 15 yasında U19 takımıyla oynamaya başladı. 2015 yılının Ekim ayında ilk kez A takımın 18 kişilik kadrosuna Orebro ile oynanan maçta girdi. İlk resmi maçına 28 Şubat 2016 tarihinde, takımının İsveç Kupa’sında Tenhults İF ile oynadığı maçın 75. dakikasında oyuna dahil olarak çıktı. 6-0 biten bu karşılaşmada da ilk golüyle buluşarak dikkatleri üzerine toplamaya başladı. 7 Nisan 2016’da , AIK’in Ostersunds ile ligin 2. haftasında oynayacağı karşılaşmada ,Teknik Direktör Andreas Alm sürpriz bir kararla ileri uçta Alexander Isak’a görev vermeyi düşündü ve böylelikle “wonderkid” ilk lig maçına da çıkmış oldu. 2-0 biten maçta takımının 2. golüne imzayı atan Isak, Allsvenskan tarihinde gol atan en genç futbolcu oldu(16 yıl 199 gün). Bu maçın ardından Isak formayı da kapmış oldu ve oyun sürelerini epey arttırdı. 8. haftada hoca değişimi de onun oyun sürelerini azaltmadı ve gelişimini sürdürmeye devam etti. Mayıs 2016’da ilk profesyonel imzası geldi. Takımıyla 2018 Aralık ayına kadar sözleşme imzaladı. 21 Eylül 2016’da Stockholm derbisinde Djurgardens karşısında çok önemli iki golde onun ismi vardı. Bu goller onun içim doğum günündeki en iyi hediyeydi. Takım arkadaşı eski Schalke’li Chinedu Obası de maçtan sonra onun hakkında İsveç’in yeni Ibrahimovic’i ifadesini kullandı. İçinde bulunduğumuz Allsvenskan 2016/2017 sezonunda 29 hafta geride kalmış durumda ve Isak’ın çıktığı 23 maçta(1.515 dk.) 9 gol 1 asisti bulunuyor.Bu da 158 dakikada 1 gole tekabül ediyor.
AIK Solna sezon başında Andreas Alm yönetiminde çoğunlukla 4-4-2 ve 4-2-2-2 sisteminde oynuyordu. Bu taktikte Isak ileri ikiliden biri olarak forma giydi. Ancak takımın başına Rikard Nörling geçtikten sonra tamamen sistem değişikliğine gittiler 3-1-4-2 ve zaman zaman 3-4-3 dizilişiyle maçlara çıktılar. Bu taktiklerde de ileri uçta görev yapan Isak zaman zaman sol kanatta da forma giydi. Bu kadar zıt iki teknik adamla aynı senede çalışmasınında taktik bilgisine olumlu anlamda katkı yaptığı söylenebilir.
Alexander Isak, İsveç alt yaş takımlarında da bir çok kez forma giydi. U16’da 4, U17’de 18 maçta oynadı. 17 yaş 15 günlükken 2016 Ekim ayında U21 takımında da ilk kez forma giymiş oldu. U17 takımında 4-2-2-2 dizilişinde genellikle hocası onu ya santrafor ya da sol kanat olarak oynattı. Onun sol kanat veya santrafor oynaması gol ve asist rakamlarında herhangi bir olumsuz etki yaratmadı ve bu formayla 8 gol attı.
Güçlü Yönleri: (Atletizm, Fiziksel Güç, Dribbling, Vizyon, Pozisyon Alma, Teknik)
Isak doğuştan inanılmaz bir atletizm ve fiziksel güce sahip. Ama onu sadece bu özellikleriyle tanımlamak haksızlık olur. Onun en değerli nitelikleri saha içi vizyonu ve golcü içgüdüleri. Genelde genç oyuncular pozisyon almada sıkıntılar yaşar ancak Isak atletizm ve fiziği gibi, bir forvet oyuncusunun pozisyon alma becerisini de doğuştan kazanmış gibi görünüyor. Bu kadar az profesyonel maça rağmen sanki tecrübeli bir forvet oyuncusuymuş gibi içgüdüleriyle doğru yerde doğru zamanda beliriyor. Ayrıca dribbling başarısını (maç başına yaptığı 6.0 dribblingte %52 başarı yüzdesi) ve ceza sahası içindeki bitiricilik başarısını (maç başına attığı 2.5 sutta 22 maçta 9 gol bulması) daha önce belirttiğimiz atletizm, fiziksel güç, içgüdü ve vizyon ile birleştirdiğinde nasıl bir sentez ortaya çıktığı tahmin bile edilemez.
Bitiricilikten bahsetmişken Isak’ın ceza sahası içinden ne kadar iyi olduğundan belirtmek gerek. Attığı tüm golleri ceza sahası içinden kaydeden futbolcu ceza sahası içinde kendine boş alan yaratmada da oldukça başarılı, bunu gollerindeki koşularından fark edebiliriz. Fizik gücü yüksek olan Allsvenskan stoperleri arasında bu özelliğini kullanarak bir çok pozisyonda etkili olmaya devam ediyor. Ve tabii ki onun bu kadar büyük bir potansiyel olarak adlandırılmasının sebeplerinden biri de bu 1.90 boyuna rağmen ayaklarına olan hakimiyeti yani teknik becerileri. Oyunun sıkıştığı anlarda kalabalık ve dar defansın içinde ayak çabukluğu ve top hakimiyetiyle etkili pozisyonlar yaratabiliyor. Tekniği ve hızı sayesinde AIK ataklarında topun hücum kanalları arasında taşınmasında büyük rol oynuyor. Yani onu yalnızca iyi bir ceza sahası golcüsü olarak tanımlamak pek yeterli olmaz. Maç başına 1.9 kilit pas ve %59 isabet oranı bunu kanıtlar cinsten. Bir orta saha oyuncusu olsaydı bu değerlere düşük diyebilirdik ancak 17 yasında bu fizik yapısına sahip bir forvet oyuncusundan bahsediyorsak bu sayılar dikkat çekici bir hal alıyor. Bir genç futbolcu ne kadar genç yaşta A takımda forma şansı bulursa gelişimi açısından o kadar iyi olduğu belirtilir. Isak açısından baktığımızda henüz 17 yasını doldurmamışken A takımda forma şansı bulmaya başlaması onun kariyeri açısından da önemli olacaktır.
Zayıf Yanları (Hava Hakimiyeti, Hızlı Karar Verme, Pas)
Alexander Isak’ın çok büyük bir potansiyeli olduğu aşikar. Ancak her genç oyuncu gibi onun da potansiyeline ulaşması açısından tüm özelliklerini geliştirmesi gerekiyor. Ve tabi ki bazı özelliklerini daha da fazla ön plana çıkarmalı. Örneğin; yüksek boyuna rağmen hava toplarında bunu karşılayacak kadar başarılı olduğunu söyleyemeyiz. Bu sene attığı gollerin 2’sinin kafa golü olması yanıltıcı olabilir. İkisi de doğru koşuları sayesinde rahat pozisyonlarda vurduğu kafalar. 2016/2017 sezonunda maç başı 6.0 hava topuna çıkan Isak bunların sadece %33’ünde başarılı olabilmiş. Bu kadar kritik iyi özelliklerinin yanında önemsiz gözükse de bir forvetin mutlaka ortalama üstü hava hakimiyeti olmak zorundadır. Şimdilik bunu eksikliklerinde sayabiliriz. Ayrıca, hızı ve dribblingleriyle topu rakip sahaya hızlı taşımada etkili olduğunu belirtmiştik. Ancak, bu gibi durumlarda bazen karar vermekte geç kalıyor. Futbolda, özellikle günümüzde artarak , teknik adamlar karar verme sürecinin önemine dikkat çekiyor. Maç içerisinde anlık yüzlerce karar veriliyor ve bunlar neredeyse saniyeden bile küçük zaman dilimlerinde gerçekleşiyor. Isak’ın bu özelliği maç tecrübesiyle paralel olarak artacaktır. Son olarak “target man” görevini yapmak istiyorsa pas özelliklerini de geliştirmek zorunda. Maç başına 20 pas yapan oyuncu, isabet oranında %73’te kalmış. Maç içerisinde arkadaşlarına servis yapmak, “world-class” bir santrafor olmak istiyorsa geliştirmesi gereken bir özelliği.
Benzediği Oyuncular: Zlatan İbrahimoviç, Divock Origi(Liverpool), Arıza Makukula
Onu dünyanın sayılı yıldızlarından birine benzetmek biraz iddialı gibi görünse de, oyuncunun henüz daha 17 yasında bu fizik ve tekniğe sahip olması, İsveç altyapısı ve genç yaşta şans bulup takımına maçlar kazandırması bir anda bu benzetmenin ortaya çıkmasına sebep oldu. Gerek takım arkadaşları gerekse İsveç kamuoyunda bu benzetmeyi sıklıkla görüyoruz. Şüphesiz ki sadece bir tane Zlatan Ibrahimovic var ancak oyun stiline baktığımızda onu Zlatan ile kıyaslamak kaçınılmaz oluyor. Biraz daha gerçekçi bir benzetme yapacak olursak, Belçikalı Origi’nin de isabetli bir benzetme olacağını söyleyebiliriz. Hem kanatlarda , hem de merkez forvette oynayabilmesi, bire birlerde kendine pozisyon ve şut imkanı yaratma becerisi ve pozisyon bilgisiyle Origi’ye benzetebiliriz. Süper Lig’de forma giymiş olan Arıza Makukula’yı herkes hatırlayacaktır. Isak’ında atletizm ve bitiricilik konusunda Makukula’ya benzediğini söyleyebiliriz. Makukula her ne kadar daha geniş yapılı bir oyuncu olsa da, Isak’ın 17 yaşında gelişime açık olduğunu hatırlamakta fayda var. Ayrıca Makukula’yı potansiyeli ile birkaç sene içinde rahatlıkla geride bıracaktır.
Gelebileceği Takımlar: Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş
Açıkçası Alexander Isak “scouting”te gelişmiş bir çok Avrupa takımının ilgisini çekmeye başladı bile. Şimdiden AIK kapısında birçok kulüp temsilcisi olduğuna eminiz. O yüzden Isak’ı alabilecek takımlar acele etmeli. Tabii ki bu kadar talibi olan bir oyuncuyu kadroya katmak biraz maliyetli olabilir. Takımlarımızın taban fiyatının 5-6 milyon € civarında olabileceğini bilmesi gerekir. Ancak hem müthiş bir potansiyelinin olması hem de iyi bir yatırım olması onun transferini cazip kılıyor. Tabi ki her transferde riskler vardır, ancak Isak’ın AIK ve ondan sonraki kulübüne oldukça iyi bir gelir getireceğine şüphe yok. Örneklerini gördüğümüz bazı genç yetenekler böyle ufak liglerden direk olarak Avrupa’nın büyük kulüplerine gittiler. Örneğin; Martin Odegaard, Alen Haliloviç. Ancak forma şansı bulmakta zorlanan gençler gelişimlerini tam anlamıyla gerçekleştiremiyorlar. O yüzden büyüklerden önce davranıp kulüplerimizin bu durumu avantaja çevirmeleri gerekir. Muazzam atletizmi, golcü içgüdüleri ile hem takım için iyi bir takviye hem de kulüp için değerli bir yatırım şansı teşkil edebilir. Avrupa’nın dev kulüplerine olası transferi halinde bile kiralama seçeneğiyle 3 büyük kulübümüz Isak için kapıları çalabilirler.
TrScouts Notu: Oyuncu 23.01.2017 tarihi için 8,6 milyon € bedel ile Borussia Dortmund takımına transfer olmuştur.