Premier Lig’in 5. haftasında Liverpool Merseyside derbisinde Everton’a konuk oldu. Carlo Ancelotti’nin gelişi ile beraber ilk 4 maçını kazanan Everton ile geçen sezonun şampiyonu Liverpool’un maçı, Premier Lig için haftanın maçı konumundaydı. Beklendiği üzere de maç ismine yaraşır şekilde başından sonuna kadar heyecanlı anlarla doluydu. Maç iki tarafa da gidip geldi ve belki de maçın hakkı olan şekilde takımlar puanları paylaştı.
Maçın kısa bir özetini yapacak olursak Mane’nin erken golüyle Liverpool öne geçti. Hemen sonrasında ise Van Dijk, 7-8 ay sahalardan uzak kalmasına sebebiyet veren sakatlık pozisyonu sebebiyle oyundan çıktı. İlk yarı da Keane korner pozisyonunda skoru eşitledi ve Alisson’un eksikliği bir kez daha hissedildi. İkinci yarı da iki takım da şanslar bularak başladı ancak Salah’ın Liverpool kariyerindeki 100. golü ile Liverpool bir kez daha öne geçti. Sezonun Everton adına en flaş isimlerinden Dominic Calvert-Lewin, muazzam bir kafa vuruşla skoru tekrar eşitledi. Uzatma dakikalarındaki Henderson’un ofsayt nedeniyle iptal edilen golü ise VAR ile ilgili tartışmaları tekrar alevlendirdi.
Maçın analizine ilk olarak kadrolar ile başlayalım.
Everton, önceki maçlarda olduğu gibi 4-3-3 düzeniyle maça başladı. Özellikle hücum anlamında Everton’un sol tarafı kullandığını söylemek yanlış olmaz. Bu anlamda bakıldığında Ancelotti’nin Digne ve Calvert-Lewin ikilisine odaklandığını görebiliyoruz. Diğer bir yandan, ev sahibi oyuncularının Liverpool takımına göre daha merkezde konumlandığını görmek mümkün ve bu durum da ev sahibinin takım savunmasını dar bir alanda, açık vermemeye çalışan bir yapıda gerçekleştirmeye çalıştığını gösteriyor. Ek olarak James Rodriguez’in sağ kanatta maça başladığını ancak daha çok forvet arkası gibi oynadığını görebiliyoruz. Allan’ın geriye yönelik destekleri ve iki stopere yakın oynaması da Everton için önemli noktalardan biriydi.
Özellikle aşağıdaki görselde olan pozisyonda da görüldüğü gibi Allan maç boyunca arkasındaki hemen iki stoperin önünde rakibi karşılama ve dönen topları alma görevinde bulundu.
Liverpool açısından baktığımızda ise alışkın olduğumuz düzende maça başladığını söylemek mümkün. Yeni transfer Thiago hariç, geçen sezonlarda sıklıkla gördüğümüz diziliş ve oyuncu seçimleriyle maça başladı. Özellikle hücum varyasyonlarında sol bek Robertson ve önünde oynayan Mane’nin iş birliği, Liverpool açısından önemli noktalardan biriydi.
Üstteki görselde maçın hemen başındaki Mane’nin gol bulduğu pozisyona bakacak olursak Robertson-Mane iş birliğini daha rahat bir şekilde görebiliriz. Robertson bir bekten ziyade sol koridor oyuncusu olarak oldukça iyi performans sergiledi. Mane ve Salah’ın özellikle Firmino’nun yanına gelerek ceza sahasında etkin olması, bu maçta da Liverpool için atılan 2 golün de kilit noktasıydı.
Özellikle Robertson ve Mane iş birliği açısından baktığımızda gol harici pozisyonlarda da bunu görmek mümkün. Özellikle 33. dakikadaki pozisyonda, golün kopyası olabilecek şekilde Robertson’un yerden ortası ve Mane’nin şutunu yukardaki görselde görebiliriz. Ek olarak Salah’ın da ceza sahasında durduğu nokta, Everton savunmasını zaman zaman zorlayan bir diğer önemli noktaydı.
Bu ikili iş birliğinin benzerini Everton için de söylemek mümkün. Özellikle sezon başından beri performansıyla dikkat çeken Calvert-Lewin’in Digne ile uyumu bu maçtaki önemli noktalardan biriydi.
Üstteki görselde 81. dakikada Everton’ın attığı 2. golde, Digne’nin ortasında Calvert-Lewin’in penaltı noktasında topla buluşup gol atması, Everton için önemli hücum planlarından biriydi ve bunu da başarıyla uyguladılar.
Özellikle maçın 49. dakikasındaki pozisyonda da Digne’nin yine penaltı noktasında Calvert-Lewin’i bulması aslında 2. golün bir fragmanı gibiydi.
Everton’un 3 Silahşörleri
Liverpool’un 22 şutluk dominant maç performansına rağmen maçtan beraberlikle ayrılıp namağlup serisini devam ettiren Everton’da 3 oyuncunun performansı dikkat çekiciydi. Özellikle Everton adına maçın yıldızı, sol tarafı çok iyi kullanan ve 10 ikili mücadelenin 8’ini kazanan Digne idi. Hücum anlamında da Calvert-Lewin’e yarattığı şanslar ile iki yönlü oyununu taçlandırdı.
Everton adına bir diğer iyi oyuncunun ise James Rodriguez olduğunu söylemek yanlış olmaz. Everton’un topu hücuma çıkarmasında ve topun hücumda tutulmasındaki en önemli karakterlerden biriydi. Kendisine yapılan 4 faul ile Everton adına zaman zaman oyunu rahatlattı. Özellikle Richarlison’a yaptığı orta maçın kırılma anlarından biriydi.
Sezon başından beri parmak ısırtan performansa sahip olan Dominic Calvert Lewin, maçın Everton adına bir diğer kritik oyuncusuydu. Hücumda olunan zamanlarda Liverpool savunmasını oldukça tedirgin etti ve attığı gol ile de takımına 1 puanı kazandırdı.
Liverpool’un 3 Silahşörleri
Mane ve Salah, Liverpool ataklarında ana karakter olarak göründü ve rakip ceza sahasında en çok topla buluşan ikili oldu. Attıkları gollerin yanı sıra oyun içi etkinlikleri de oldukça iyi düzeydeydi.
Özellikle Liverpool’un attığı şutların saha içindeki noktalarına da bakacak olursak Salah ve Mane’nin ceza sahası içindeki etkinlikleriyle beraber şutların genellikle penaltı noktası çevresinde konumlandığını görmek mümkün.
Thiago ise orta sahada oyunu yönlendiren lider bir oyuncu gibi oynadı.
Liverpool’da topla en çok buluşan isim olan Thiago, topu doğru şekilde kullandı ve maçı da %92’lik pas yüzdesiyle tamamladı.
Maç içinde yaptığı 4 dribbling ile de maçın bu alanda da lideri oldu ve takımının topu hücuma çıkarmasında önemli rol oynadı.
Sayılarla Karşılaştırmalı Maç Analizi ve Sonuç
Liverpool’un maçın genelinde daha aktif olduğunu söylemek mümkün, özellikle yaratılan tehlikeler ve hücum baskınlığı çok açık şekilde görülüyor. Şüphesiz ki bulunan şansların değerlendirilememesi ve en önemlisi de Liverpool’un arka tarafının sağlam olmayışı belki de bu maçta kaçan galibiyetin en büyük sebebiydi. Aston Villa karşısında yenilen 7 golden sonra bu maçta da Everton çok fazla ileri çıkmamasına rağmen çıktığı anlarda ciddi pozisyonlar buldu. Özellikle Alisson’un eksikliğine Van Dijk’ın sakatlığı da eklenince Liverpool ve Klopp için sezonun geri kalanı oldukça sıkıntılı geçecek gibi duruyor.
Everton adına ise maçın genelinde daha çok savunma yapmasına rağmen James Rodriguez ve Digne gibi bireysel yetenekleriyle pozisyonlar buldu ve bu şansları da iyi değerlendirdi. Özellikle Pickford’ın yaptığı birkaç kurtarış, maçın kırılma anı denilebilecek durumdaydı. Ligin tepe takımlarıyla yapılacak diğer maçlarda Everton orta sahası, bu maçtaki orta sahada sergilenen vasat performansın üstüne çıkabilirse galibiyet hiç de zor değil. Namağlup durumunu ve liderliğini sürdürmesi, Everton için sezonun oldukça iyi devam ettiğini gösteriyor.
Dipnot: Maçın sonunda iptal edilen Liverpool golü, maçın önüne geçen tartışmalar doğurdu ve bir kez daha VAR uygulamasıyla ilgili soru işaretlerini arttırdı. Özellikle Van Dijk’in pozisyonu ve iptal edilen gol, sezonun geri kalanında akıllardan çıkmayacak pozisyonların başında geliyor. O yüzden de maçın en dikkat çekici noktası VAR diyebiliriz.