Kritik maç öncesi ligde oynadığı 20 maçta mağlubiyet yüzü görmeyen ve kalesinde en az gol gören (10) takım olarak Estádio do Dragão ‘ya konuk olarak gelen Sporting CP için, şampiyonluk yarışındaki en güçlü rakiplerinden Porto adına final maçı diye adlandırılan müsabakada yenilmeyerek 10 puanlık farkı korumak ana hedefler arasındaydı.
Son şampiyon ünvanına sahip ev sahibi ekibe ise Şubat ayı yaramadı ve bu ay içerisinde ligde aldığı üst üste 3 beraberlik ile zirve yarışından uzakta kaldı. En son yenilgisini Ekim ayında alan Ejderhalar şampiyonluk adına en kritik maçlarına çıkmadan önce, ligde attıkları 45 gol ile ise zirvede yer aldılar.
İLK 11 VE DİZİLİŞLER:
2020 yılının sonlarına gelirken 4-4-2’ye geçiş yaparak diziliş istikrarını yakalan ev sahibi ekip, lig kupasında yine aynı rakibine karşı onların silahı olan 3-4-3 ile sahada yer almış fakat 4 aylık maç periyodunda tek yenilgisini de rakibinden almıştı. Ligde attıkları 42 golün 24’ünde ağları bulan Taremi-Marega-S.Oliveira 3’lüsü ise Porto’nun en büyük silahı olarak gece boyunca gol aradı.
Lider takım ise, tüm sezon değişmeyen 3-4-3 taktik dizilimiyle karşılaşmaya çıkarak son 2 maçta kazandıkları ilk on biri de bozmadan kadrosunda değişime gitmedi. Liga Nos’da son 6 maçı kazanan Amorim’in takımında Joao Mario savunma ile hücum bölgesi arasında takımı adına 52 pas yaparken bu paslarda %88 isabet oranı tutturarak zirveyi kimseye bırakmadı.
MAÇ ANALİZİ
Santra ile birlikte Sporting yarı sahasına topu yollayarak, pres gücünü kullanıp pozisyon arayan deplasman ekibi golü erken bularak, rakibine baskıyı tüm maça yaymayı hedeflemişti.
Porto’nun rakip yarı sahada çok adamla kalma arzusuna rağmen, Mario’nun liderliğinde savunma önünü şekillendiren ve topsuz oyunda alanı hızlıca daraltabilen deplasman ekibi, maç boyunca 13 kez pas arası yaparak amacına ulaştı ve özellikle ikili mücadelelerde ayakta kalarak %51’lik oranla rakibine fiziki üstünlük sağladı.
Sporting, özellikle ilk yarı boyunca savunma kurgusunu derinde bırakmayıp, 2.bölge özelinde 7-8 oyuncusuyla rakip oyun merkezindeki Uribe ve Oliveira üzerinde baskı kurarken, bu iki oyuncunun toplamda 12 top kaybı yapmasına ve yine toplamda yaptıkları 89 pas içinden sadece 21 tanesini rakip üçüncü bölgeye gönderebilmelerini sağladılar.
Ejderhalar, özellikle Pepe ile başlayan oyun kurma organizasyonlarında, rakip ön üçlü bloğunun topa baskısı sebebiyle maç boyunca sıkıntı yaşadı ve 2.bölge üzerinden sahaya yerleşip set hücumu yapma denemelerinde, genel anlamda üstünlük kuramadılar. Karşılaşma boyunca 57 pas yapan deneyimli oyuncu, bunların 40 tanesini kendi yarı sahasında gerçekleştirebildi.
-Sporting ön alan baskısı
-Pepe ve yine bir baskı sonrası top kaybı
Ev sahibi ekipte özellikle Marega’nın baskı yiyen takımının 1 ve 2.bölgesinden top alarak hücuma çeşitlilik katması, Porto’nun oyun kalitesine olumlu katkıda bulunurken, Fransız doğumlu Malili oyuncunun bunu maç geneline yayamadığı görüldü.
-Marega ve hücum akınları
Ev sahibi ekip muhakkak kazanmak zorunda olduğu maçta, topsuz oyunda geniş alana yayılarak bekleri üzerinden rakip yarı sahaya yerleşmeyi deneyen rakibine karşı oyunun belirli dönemlerinde pres ısrarını sürdürdü.
-Porto ve pres
Sporting, 510 pas ortalaması tutturduğu sezonda karşılaşmayı 401 pas ile tamamlarken, mücadeleyi isabetli şut çekmeden ve pozisyona girmeyerek 0.12 gol beklentisi (xG) ile tamamladı.
Aslanlar için hücum yönünden, rakipten kaptıkları toplar ile direkt hücum denemeleri yaptıkları görülürken, bu şekilde 13 top kaparak bahsedilen bu hücum denemelerini de kenar oyunculardan kapıp merkeze indirdikleri toplar ile sağladılar. Bu noktada Pedro Goncalves’in merkeze koşular yaparak topla buluştuğu ve %82 pas isabetiyle oynayarak rakip 1.bölgeye doğru tehlikeli akınları başlattığı görüldü.
-Sporting ve direkt oyun
Mavi Beyazlılar’ın set oyunu denemelerini merkezde değil de sağ kenardan Manafa ve Jesus Corona üzerinden kurduklarını ve half space yaratarak buraya Sergio Oliveira’yi monte etme çabalarında olmaları dikkat çekti. Nitekim Porto %42.2 seviyesinde hücum aksiyonlarını bu kanattan gerçekleştirdi.
– 10 saniye / 9 pas ile Porto Hücumu
İlk yarıda karşılıklı olarak belirli periyotlarda yoğun pres denemeleri yapan iki ekip, ikinci yarı ile birlikte bundan vazgeçerek yerleşik oyuna döndü. Rakibi daha çok kendi yarı sahasında karşılayarak, gol yememe motivasyonunu arttıran deplasman ekibine karşı, savunmadan +1 şekilde hücuma oyuncu göndererek çözüm arayan ev sahibi ekipte 9’ar golle takımlarını sırtlayan Taremi ve Oliveira etkisiz kalırken, savunmada Mbemba takımda en yüksek pas yapanlardan biri olup(56) %93’lük isabetle oynadı ve, hamle sayısında ise rakiplerine sadece 1 kez geçit verdi. D.Kongolü stoper kendi yarı sahasında ise 7 kez topu geri kazanırken, şampiyonluk yarışından uzaklaşan takımında sahada yıldızı parlayanlardan oldu.
Şampiyonluğa emin adımlarla ilerleyen Lizbon temsilcisinde ise Joao Mario, takımıa adına saha içi lideri görüntüsü çizdi. Top ayağındayken kenar oyuncalarını oyun kurulumunda devreye sokabilmesi dışında, geçiş oyununda yaptığı olumlu katkı ile görevlerinde başarılı olan Portekizli oyuncu, hücumdaki ikili mücadelelerde 8/7 ile üstün bir görüntü çizerken, takımı adına en çok isabetli pas yapan(47) kişiydi.
-Pas Çizelgesi
Sonuç
Primeira Liga’yı kazanma adına, evinde 3 puandan fazlasına denk gelecek maçı kazanamayarak, geride kalan 13 haftada zirve yarışından uzaklaşan ev sahibi ekip için, sıralama savaşlarında Braga ve Benfica’nın da olmaya devam edeceğini düşünürsek, zor bir final sezonu onları bekliyor olacak.
Şampiyonlar Ligi son 16 turunda, ilk maçı 2-1 ile kazandıkları Juventus’a karşı Torino’ya gidecek Ejderhalar için, liglerinde 2 deplasman maçına daha çıkacakları düşünüldüğünde, Mart ayının ‘ya tamam ya devam’ niteliğinde geçeceği kesin.
Deplasmanda yenilgi yüzü görmeyerek, Porto’yu yarışa dahil ettirmeyen Lizbon ekibinde ise, namağlup devam eden sezonda Amorim’in işlettiği çarklar hatasız devam ederken, en son 2001-02 sezonunda kaldırdıkları lig şampiyonluğunun ardından, Benfica/Porto dominasyonunu geride bırakma hareketleri başarı ile tamamlanmak üzere.