Doğum Tarihi: 25.10.1994 (22 yaşında)
Mevki: Defansif Orta Saha
Takımı: Levante
Ülkesi: Kolombiya
Değeri: 1.200.000 €
Sözleşme Sonu: 30.06.2020
https://www.youtube.com/watch?v=zlQAFMcbRNQ&t=24s
Profil
25 Ekim 1994, El Cerrito doğumlu olan Jefferson Andres Lerma Solis, futbola Kolombiya futbolunun genç ekiplerinden Atletico Huila altyapısında başladı. U19’a kadar takımının alt yaş gruplarında forma giyen Lerma, Ocak 2013’de 18 yaşındayken ilk kez Atletico Huila A takım kadrosunda kendisine yer buldu. İlk maçına ise yine 18 yaşındayken 30 Mart 2013’de Millionarios karşısında çıktı. O sezon 10 maça daha çıktı ve sezonu 2 asistle tamamladı. Bir sonraki sezon takımda daha düzenli forma şansı buldu ve çıktığı 20 karşılaşmayı 3 gol 1 asistle tamamladı ve ilk golünü Şubat 2014’de 19 yaşındayken Fortaleza karşısında attı. Bu gol aynı zamanda kulüp tarihinin 1000.golü olarak da kayıtlara geçti. Ağustos 2015’de La Liga ekiplerinden Levante’ye kiralanarak kariyerinde hem yeni bir başlangıç, hem de kendisini göstermek adına önemli bir sıçrayış yapmış oldu. Böylece 20 yaşında İspanya La Liga macerası başladı. Genç yaşına rağmen ilk sezonunda Levante orta sahasının değişilmez ismi olmayı başardı. Takım olarak çok parlak bir sezon geçirdiklerini söylemek zor ancak Lerma bu kadroda fark yaratmayı başardı ve birçok takımın da ilgisini çekti. Levante esasında çok kötü bir kadrosu olmamasına rağmen La Liga’yı son sırada tamamlayarak büyük hayal kırıklığı ile ikinci lige düştü. Lerma 2015/2016 sezonunu 33 maçta 1 gol ve 3 asist ile tamamladı. 2016/2017 sezonuna ikinci ligde şampiyonluk parolasıyla başlayan Levante, takımı olabildiğince koruma yoluna gitti. Lerma’nın La Liga’ya dönüş yolunda Levante’ye katacağı çok şey olacağı ve ikinci ligde fark yaratacağını düşündükleri için Haziran 2016’da 600.000 € bonservis bedeliyle Levante, Jefferson Lerma’yı bonservisi ile kadrosuna kattı. Sezonun geride kalanında fırtına gibi esen Levante’de Lerma da şuana kadar çok önemli işler yaptı. Takımının orta sahasının değişilmez ismi olan Lerma, çıktığı 23 karşılaşmayı 2 gol 1 asistle tamamladı.
1.82 m boyunda olan Lerma, güçlü ve diri fiziğiyle modern bir orta saha oyuncusu profili çiziyor. Kolay kolay yorulmayan, fiziksel mücadeleyi ve teması çok seven, ve asla pes etmeyen bir oyuncu diyebiliriz. Bu özelliklerinden dolayı iki sezondur düzenli oynayıp vazgeçilmez haline geldi. Lerma’yı genel olarak ikili orta sahada yanında daha yaratıcı ve ofansif yönü kuvvetli oyuncularla birlikte oynarken izledik. Ancak Lerma için tek yönlü denemez, kendini her geçen gün geliştiren ve her geçen hafta daha farklı özelliklerini ortaya çıkarmaya çalışan çalışkan bir oyuncu. Lerma’nın zaman zaman sağ bekte de kullanıldığını söyleyebiliriz. Ancak Lerma’nın en fazla kullanıldığı pozisyon, 4-4-2 formasyonunda orta ikilide ya da 4-2-3-1’de savunmanın hemen önünde. Her iki sistemde de ağırlıklı olarak takımın savunma ve mücadele yükünü çektiğini söyleyebiliriz.
Lerma, Kolombiya Milli Takım formasını henüz düzenli olarak giymeye başlamadı. Kolombiya milli takımının kalabalık orta saha rotasyonu ve o bölgede çok kaliteli ayaklara sahip olması Lerma’nın işini biraz zorlaştırmış gibi görünüyor. Ancak geçtiğimiz yaz 2016 Rio Olimpiyatları’nda milli takıma seçildi ve 3 karşılaşmada görev aldı. Bu, Lerma’nın milli formayı ilk kez terlettiği turnuva oldu. Bu formu ve istikrarı devam ederse, milli takım kapıları önümüzdeki dönemlerde Lerma’ya tekrar açılacaktır.
Güçlü Yönleri (Fizik Kalitesi, Hava Hakimiyeti, Pas Yüzdesi)
Jefferson Lerma’nın en fazla dikkat çeken özelliği kesinlikle üstün fizik kalitesi. Lerma oldukça güçlü, çevik ve çabuk. Bu özellikleri aynı anda barındırmak, bir orta saha oyuncusu için çok büyük ayrıcalık denebilir. Dolayısıyla Levante orta sahasına müthiş bir sertlik ve hareketlilik katıyor. Bu sezonun geride kalan kısmında %60’lık bir ikili mücadele kazanma oranı yakalamış durumda. Lerma, rakip atakları orta sahada karşılayan ve takımı adına ilk hamleyi yapan isim konumunda. Genel olarak rakip takımların yaratıcı orta saha oyuncularıyla eşleşiyor, mücadele gücü ve üstün fiziği ile onları adeta oyundan bıktırıyor ve atakların olgunlaşmasını engelliyor. Hamle bilgisinin üst düzeyde olması ve hamle süresinin çok çabuk olması, onun alan savunmasında da çok sayıda top kapmasını sağlıyor. Zaman zaman takımı öndeyken oyuna sonradan dahil olup takımının skoru tutmasına da yardımcı oluyor. Levante’nin Şubat ayında oynadığı Gimnastic de Tarragona maçında adeta rakip orta sahayı tek başına çökertirken, kaptığı toplarla takımının skora gitmesine yardımcı oldu. Bu karşılaşmada 90 dakika görev yaparken, %100 başarılı top kapma ve %84 ikili mücadele kazanma gibi istatistiklere imza attı.
Lerma’nın öne çıkan bir başka güçlü yönü de hava toplarındaki hakimiyeti. 1.82’lik boyu ve atletik oyun yapısının getirdikleri ile hem duran toplarda hem de rakip atakların başlangıcında hava toplarının neredeyse hepsini topluyor. Bu başarısında güçlü fiziğinin de etkisi olduğunu söylemekte fayda var. Çünkü rakiplerini omuzlayıp hava topuna net bir şekilde çıkıyor ve çevik yapısı havada dağılmasını önlüyor. Bu sezon oynadığı karşılaşmalarda %64’lük bir kafa topu kazanma oranı tutturdu. Ancak bu hava hakimiyetini hücum alanında çok fazla görmediğimizi de söylemekte fayda var. Takımının duran toplarında daha etkili kafa vuruşları yapması gerekiyor. Bu şimdilik geliştirilmesi gereken bir yön gibi duruyor.
Lerma’yı bu güçlü fiziği ve hava toplarındaki hakimiyeti ile birlikte asıl farklı kılan özelliği ise basit oyunu çok başarılı oynaması. Çok yaratıcı ve oyun değiştiren bir oyuncu olduğunu söylemek zor ancak orta sahada takımını rahatlatan tek topları ve risk almadan paslaşmayı bilmesi onu tek yönlü bir oyuncu olmaktan çıkarıyor. Bu basit pas oyununu iyi oynayabilmesi, yanındaki ve önündeki yaratıcı oyuncuların da etkinliğini arttırıyor. Doğru yerde top istemesi, savunmadan çıkarken doğru ve kaliteli paslarla arkadaşlarını rahatlatması onu hücum alanında etkin kılan özellikleri. Bu sezon oynadığı karşılaşmalarda %83’lük bir pas yüzdesi tutturdu. Bu da takımının pas organizasyonlarında ne kadar başarılı ve uyumlu olduğunun göstergesi. Asist sayısı az olsa da Lerma’nın hem pas anlamında hem de mücadele anlamında Levante’ye istatistiklere yansımayan katkısının çok fazla olduğunu söylemek gerekiyor.
Zayıf Yanları (Skor Katkısı, Dribbling)
Lerma’nın göze çarpan ilk zayıf yanının skor katkısı olduğunu söyleyebiliriz. Ancak bu bir zayıflık mı yoksa oyuncu karakterinin bir sonucu mu bunu iyi irdelemek gerekir. Lerma (takım yapısının da bir sonucu olarak) hücum alanında çok fazla aktif olan bir oyuncu değil. Çünkü Levante, bu işi yapan çok sayıda yaratıcı hücum oyuncusuna sahip. Bu yüzden de Lerma takımda daha çok savunma katkısıyla ve basit oynamasıyla ön plana çıkmış durumda. Zaman zaman sürpriz ve sert şutlarının olduğunu söyleyebiliriz ancak henüz bunu bir silaha dönüştürebilmiş değil. Sezonun geride kalanında 2 golü ve 1 asisti bulunuyor. Eğer uzaktan şutlarını ve kilit pas sayısını artırabilirse, Lerma’yı çok farklı bir seviyede izleyebiliriz.
Lerma’nın en fazla geliştirmesi gereken yönü ise dribblingleri. Sağ bekte kullanıldığında daha fazla açık alan bulduğu için bu eksikliği göze çok fazla çarpmıyor ancak orta sahanın ortasında zaman zaman topla çıkmakta zorlandığını görebiliyoruz. Geçiş hücumlarında daha rahat topla ilerleyip atletik yönünü ortaya çıkarabiliyorken, kapalı ve kalabalık orta sahalara karşı topu çok iyi kullanamadığı söylenebilir. Ancak, son zamanlarda bu eksikliği için ekstra çalıştığını gözlemlediğimizi söyleyebiliriz. Zira sezon başındaki dribbling kalitesi ile son haftalardaki arasında ciddi bir fark var. Sezon başında dribbling yapmaya çekinirken son zamanlarda daha korkusuzca topla ilerlemeye başladı. Bu şekilde çalışmaya devam ederse önümüzdeki sezon onu orta sahada top alıp rakip yarı alana dikine ilerlerken daha sık görebiliriz.
Benzediği Oyuncular: Mousa Dembélé, Atiba Hutchinson
Jefferson Lerma’nın, müthiş fizik gücü, basit pas oyununa yatkınlığı ve mücadeleden asla kaçmaması ile Tottenham Hotspurs’dan Mousa Dembélé ve Beşiktaş’tan Atiba Hutchinson‘a benzediğini söyleyebiliriz. Bu 3 oyuncu da takımına istatistiğe yansımayan katkılar yapmayı çok seviyor. Dembélé ve Hutchinson da yanlarında oynayan Eriksen ve Oğuzhan gibi kendilerinden daha yaratıcı oyuncuları rahatlatarak onların skor katkısının artmasına yardımcı oluyor. Lerma’nın da tam olarak bunu yaptığını söyleyebiliriz. Zaman zaman sürpriz şutları da olan Lerma, az gol atması ile de oyuncu karakteri anlamında bu oyuncularla paralellik gösteriyor. En fazla benzeyen noktalarının ise asla yorulmamaları ve rakibin yaratıcı oyuncularını oyundan düşürecek kadar yıpratmaları olduğu söylenebilir.
Gelebileceği Takımlar: Başakşehir, Osmanlıspor, Bursaspor, Trabzonspor
Jefferson Lerma, Avrupa kupalarına katılma hedefi olan, ligde üst sıraları hedefleyen birçok takıma çok şeyler katacaktır. Müthiş fizik gücünün yanında geriden oyun kurma becerisi ve asla pes etmemesi onu bu tarz takımlarda farklı kılacaktır. Yanında ve önünde daha yetenekli ve hücuma dönük bir orta saha oyuncusu ile (Mossoro, Adam Maher, Pablo Batalla vb. gibi) hem kendi performansını hem de yanındaki oyuncunun performansını daha da artıracağını söyleyebiliriz. Aynı zamanda Lerma’nın La Liga tecrübesi ve burada pas oyununu çok iyi öğreniyor olması, bu tarz hücum anlamında seviye atlamak isteyen ve bu sayede Avrupa kupalarını hedefleyen takımlara çok yardımcı olacaktır. Jefferson Lerma’nın sözleşmesi 2020’de bitiyor, dolayısıyla onu Türkiye’ye getirmek için 1-1.5 milyon € civarında bir bonservis bedeli ödenmesi gerekecektir.
