Doğum Tarihi: 04.06.1991 (26 yaşında)
Mevki: Sol Kanat, Sağ Kanat, Sağ Bek
Takımı: St. Gallen
Ülkesi: İsviçre
Değeri: 1,250.000 €
Sözleşme Sonu: 30.06.2019
Boy: 1.76 m
https://www.youtube.com/watch?v=MMhh7GP0-Xo
Profil
1991 yılında İsviçre’nin Basel şehrinde dünyaya gelen Marco Aratore, futbola 1999 yılında doğduğu şehrin takımı FC Basel’de başladı. 9 sezon boyunca genç yaş kategorilerinde forma giydikten sonra 2008’de Basel U21 takımının kadrosuna dahil edildi. 2008-2009 sezonunda Basel U21 takımıyla İsviçre 3. Ligi’nde 13 maça çıktı ve 5 gol kaydetti.
2009-2010 ise Aratore’nin ilk kez A takım kadrosuna yükseldiği sezon oldu. Sezon boyunca A takım ile 4’ü Avrupa Ligi mücadelesi olmak üzere toplam 6 maça çıktı ve 1 gol, 3 asistle oynadı. Aynı sezon, Mart 2010’da o zamanlar 2. Lig’de oynayan FC Thun’a kiralandı ve kiralık döneminde 7 maçta 2 gol kaydetti.
2010-11 sezonunun başında yine İsviçre 2. Ligi ekiplerinden olan FC Aarau’ya 2 yıl süre ile kiralandı ve toplam 49 maça çıkıp 4 gol & 14 asist üretti.
12-13 sezonu başında Basel’e dönen ve U21 takımıyla 16 maçta 13 gol & 12 asist kaydeden Aratore’ye Winterthur kulübü talip oldu. Bunun sonucunda Ocak 2013’te Winterthur’a kiralanan Aratore, 18 maçta 5 gol & 7 asist üretip sezonu toplamda 32 maçta 18 gol & 19 asist ile tamamlamış oldu.
13-14 sezonunda Winterthur, Aratore’nin bonservisini Basel’den aldı. Sezon boyunca 36 maçta 14 gol & 9 asistlik başarılı bir performans göstermesinden sonra, 14-15 sezonunun başında 1. Lig ekibi St. Gallen’e transfer oldu.
Bu tarihten 17-18 sezon başına kadar takımıyla toplamda 106 karşılaşmaya çıkan Aratore, toplam 16 gol ve 15 asist kaydetti. Bu sezon ise şu ana kadar 16 maçta 7 gol & 1 asistle oynuyor ve takımının en etkili isimlerinden biri olarak dikkat çekiyor.
Aratore, hem İsviçre hem de İtalyan pasaportuna sahip bir isim. Şu ana dek İsviçre’nin U16(9 maç), U17(9 maç 2 gol), U18(7 maç 3 gol), U19(13 maç 3 gol) ve U20(9 maç 1 gol) kategorilerinde toplamda 47 maçta forma giymesine karşın henüz A takım seviyesinde bir milli tecrübeye sahip değil. İlerleyen dönemde, İsviçre Milli Takımı’nda forma giymesi imkansız diyemeyiz fakat bu ihtimalin çok yüksek olmadığını da söylemek gerekiyor.
Kariyeri boyunca neredeyse tamamen kanat ve bek olarak forma giyen Aratore’nin sağ bek, sol kanat ve sağ kanatta oynadığı sayısız maç bulunuyor. Özellikle son iki sezon, takımındaki rotasyon durumuna göre ağırlıklı olarak sağ kanat bek ve sol kanatta görev almış bir oyuncu konumunda. Bu sezon ise çoğunlukla sol kanat oynuyor. Ancak sol bek hariç diğer tüm kanat mevkilerinde çokça oynamış bir futbolcu. Örneğin, son iki sezonuna bakarsak genellikle 4-2-3-1 ve 4-4-2 sistemlerinde sol ve sağ kanat, 3-4-3 ve 3-5-2 sistemlerinde ise sağ kanat bek olarak oynadığını görebiliriz.
Güçlü Yönleri (Çok Yönlülük, Çalışkanlık, Topsuz Oyun, Orta, Kilit Pas, Uzaktan Şut, Çabukluk)
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, Aratore oyunun her iki kanadında da hemen her mevkide oynayabilen çok yönlü bir futbolcu. Sağ ayaklı olduğundan dolayı sol bekte pek tercih edilmemiş olsa da geri kalan tüm mevkilerde hatrı sayılır bir tecrübeye sahip. Aynı zamanda birçok formasyonda oynayan bir isim ve kanat-ofansif kanat-kanat bek tecrübelerine de sahip. Dolayısıyla teknik direktörlerin hem maç içi hem de sezon içi tercihlerinde & alternatiflerinde elini güçlendirebilecek, varyasyonları çeşitlendirebilecek bir futbolcu.
Aratore, hem saha içinde hem de saha dışında oldukça çalışkan bir kimliğe sahip. Saha dışında iyi bir çalışma disiplinine sahip olması nedeniyle iyi idman yapan ve her daim hazır olan, sakatlık yaşama olasılığı oldukça düşük diyebileceğimiz bir futbolcu. Saha içinde ise oynadığı mevkide ne yapması gerekiyorsa yüksek bir çalışkanlık oranıyla yerine getirmeye çalışıyor. Özellikle kanat oynadığı maçlarda etkili topsuz oyunu ve çalışkanlığı sayesinde hiç durmayan, sık sık yaptığı topsuz koşularla kendine ve arkadaşlarına boş alan yaratan bir isim. “Half-space” alanını topsuz oyunu sayesinde oldukça iyi kullanabiliyor ve bu sayede bek oyuncusuna da aksiyon şansı verebiliyor. Aratore’nin çalışkan futbolu, takımına defansif açıdan yardım edebilmesine de olanak sağlıyor. Bir kanat oyuncusu olarak maç içerisinde defansına yardım etmediği bir pozisyona neredeyse tanıklık etmiyoruz.
İsviçreli futbolcunun bir kanattan beklenebilecek hemen her özelliğe belli bir kapasitede sahip olduğunu ve uygulayabildiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Öncelikle Aratore, maç başına 3,7 orta ve %30 isabet ile oynuyor. Aynı zamanda 3,3 kilit pas denemesi ve sağladığı %54 isabet ile de forvet oyuncularını çok iyi besleyen bir kanat oyuncusu. Yaptığı asistlerin birçoğunu ortaları aracılığıyla kaydeden Aratore, özellikle de hedef santrforları ortalarıyla, hareketli forvetleri ise kilit paslarıyla çok iyi besleyebiliyor.
Aratore’nin skora doğrudan katkısını gol yönünden perçinleyen noktalarından biri, maç başına 3,2 şutta %33 isabet yakalayan bir istatistikle oynaması. Bu şutların ciddi bir kısmını ise uzaktan çektiği şutlar oluşturuyor. Ceza sahası dışından şut denemekten çekinmeyen Aratore’nin bu şekilde yarattığı tehlikeler, takipçi forvetlere yarattığı 2.fırsatlar ve kaydettiği şık goller bulunuyor.
Son olarak 5 dribbling ve %54 başarı ile yeterli seviyede topla kat edebilen İsviçreli oyuncunun bu konudaki en büyük silahı çabukluğu. Adam eksiltme yeteneği ortalama seviyede olsa da çabukluğu yardımıyla hızlı hareket edebilen ve takibi zorlaşan bir isim. Çabukluğunun aynı zamanda topsuz koşularında da avantaj sağladığını söyleyebiliriz. Defans arkasına yaptığı koşularda çabukluğunun yardımıyla rakip defansının ofsayt tuzağını ve markaj etkisini azaltabiliyor.
Zayıf Yanları (Hava Topu Mücadeleleri, Yurt Dışı Tecrübesi, Potansiyel)
Aratore’nin maç içerisinde en çok göze batan probleminin hava toplarındaki etkisiz performansı olduğunu söyleyebiliriz. Etkisiz kalacağını bildiği için maçlarda hava toplarına nispeten daha az çıkan Aratore maç başına 2,2 kez hava topu mücadelesine giriyor ancak %33’ünden galip gelebiliyor. Bu sebeple Aratore’den hava toplarında üstünlük sağlamasını beklememek gerekiyor. Her ne kadar bek-kanat bek oynadığında bu oran biraz daha artsa da eğer defansif bir rolde oynatılacaksa bu durumun da göz önünde bulundurulması şart.
İsviçreli kanat oyuncusunu nispeten riskli kılan bir diğer etmenden bahsetmek gerekirse; şu ana dek Basel, Thun Aaru, Winti ve St. Gallen takımlarında oynadığını ve ülke dışında hiç top koşturmadığını görüyoruz. Dolayısıyla ülkemize olası bir transferinde adaptasyon süresini ve başarı yakalama ihtimalini kestirmek biraz zor görünüyor. Yine de oyuncunun son dönemdeki formunu dikkate aldığımızda bu durumların gerçekleşme ihtimalinin azalması söz konusu.
Marco Aratore’yle alakalı olumsuz anlamda bahsedilebilecek bir diğer konu ise oyuncunun geleceğe yönelik potansiyel durumu. 26 yaşındaki futbolcunun, şu anki durumu itibariyle potansiyelinin en üst seviyesinde olduğunu söyleyebiliriz. Diğer bir deyişle Aratore, futbolunu gelecek yıllarda (tecrübe dışında) çok fazla geliştirebilecek bir isim değil. Fakat diğer yandan futbolcunun halihazırda iyi bir oyun tarzına ve kalitesine sahip olduğu göz ardı edilemez bir gerçek. Çalışkan yapısını da hesaba katarsak Aratore’den uzun yıllar bu başarılı performansını yansıtmasını rahatlıkla bekleyebiliriz.
Benzediği Oyuncular: Güray Vural, Edin Visca
İsviçreli futbolcunun birçok özelliğiyle Başakşehirli Visca ile benzerlik gösterdiğini söyleyebiliriz. Fiziksel yapı, pas-ikili mücadele-şut istatistiklerinin yanı sıra skor katkısı, kanadı etkin kullanması gibi özellikleri Visca’yı hatırlatır cinsten. Aynı zamanda iki yönlü çaba, çalışkanlık, orta denemeleri gibi nitelikleriyle de Kayserispor’un tecrübeli oyuncusu Güray’ı andırıyor.
Gelebileceği Takımlar: Gençlerbirliği, Karabükspor, Göztepe
Aratore, kadrosunda kanat oyuncusu derinliği isteyen birçok takımımızın bu arayışına ilaç gibi gelecek bir futbolcu. Birçok takımda 11 oynayabilecek kapasitede olmasının yanı sıra kadroda olmasıyla da alternatifleri çoğaltabilecek bir isim. Fakat özellikle devre arasını düşünecek olursak, acilen kanat oyuncusu takviyesi yapması gereken bazı takımlar için Aratore’yi listenin en başına koymamız gerekiyor.
Gençlerbirliği’nin bu sezonki kötü gidişinde kadro kalitesindeki düşüşün önemli bir etkisi var. Özellikle kanatlarda kan kaybettikten sonra yapılan transferler bakımından eleştiri alan Gençlerbirliği’nin Aratore gibi bir joker oyuncusuyla kadrosunu güçlendirmesi isabet olacaktır.
Karabükspor’un kompakt yapıyla kapanan, kazanılan toplarla dikine oynayarak kontrataklardan gol arayan bir takım olduğunu biliyoruz. Aratore, bu tip kontralarda topu ön alana taşıyabilecek bir oyuncu. Hem ofansif hem defansif anlamda çalışkanlığıyla da takıma uyum sağlayacaktır ve Yatabare, Seleznev gibi isimlere iyi servisler yapacaktır.
Göztepe, sezon başında birçok futbolseverin tanıdığı önemli bir ismi, Yoann Gouffran’ı transfer etmişti. Ancak Fransız yıldızdan beklenen performansı alamayan İzmir ekibinde devre arasında bir kanat takviyesi söz konusu olabilir. Bu nedenle Aratore’nin Göztepe adına iyi bir hamle olacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.
St Gallen’le Haziran 2019’a kadar sözleşmesi bulunan futbolcunun mevcut piyasa değeri 1,25 M €. Oyuncuyu transfer etmek isteyecek olan kulüplerimizin de bu rakama yakın değerlerde bir bonservisi gözden çıkarması gerekiyor. Fakat bunun karşılığında iki kanadın hemen her mevkisinde oynayabilen, kariyeri boyunca yüksek skor katkısıyla oynamış ve çalışkanlığı yüksek bir futbolcu transfer edeceklerini de hatırlatalım.