Doğum Tarihi: 29.05.1998 (18 yaşında)
Mevki: Sağ Bek
Takımı: Olimpia Asuncion
Ülkesi: Paraguay
Değeri: –
Sözleşme Sonu: –
Profil
Rodi David Ferreira, Paraguay’ın Concepcion şehrinde dünyaya geldi. 2012 yılında, başkent ekibi Olimpia Asuncion’ın altyapısına girdi. Olimpia altyapısında kendini gösterdi ve ‘Albirroja’ olarak adlandırılan Paraguay Milli Takımı’nın alt yaş kategorilerinde yeteneklerini kanıtladı. Çizdiği başarılı grafiğin meyvelerini, Olimpia Asuncion’ın A takımına girerek aldı.
Profesyonelliğe adım attığı 2015 yılında, fazla forma şansı bulamadı. Paraguay Torneo Apertura’da 2, Torneo Clausura’da 7 olmak üzere toplam 9 maçta forma giyebildi. O yılı şampiyon tamamlayan takımda, pişmek için güzel fırsatlar yakaladı ve bu fırsatları iyi bir şekilde değerlendirdi. Daha hazır şekilde girdiği 2016 yılının ilk yarısında da yine fazla şans bulamamasına rağmen oldukça verimli bir futbol ortaya koydu. Torneo Apertura’da çıktığı 3 maçı 2 golle, Copa Libertadores ’te çıktığı 2 maçı da 1 asistle geride bıraktı. Torneo Clausura’yı ise çıkışının kanıtı niteliğinde bir süreç olarak geçirdi. Takımının oynadığı 22 maçta da sahada yer aldı ve 1 gol, 6 asistlik müthiş bir katkı sağladı. 25 lig maçına çıktığı bu sezonu, sadece 3 sarı kartla tamamladı. 2017 senesinde de Ferreira’nın çıkışını sürdüğünü söyleyebiliriz. Torneo Apertura’da 2, Copa Libertadores’te ise 4 maça çıkan Ferreira takımın önemli parçalarından biri olduğunu, performansının üstüne her maç biraz daha koyarak gösterdi.
Genç yıldızın kariyerinin belki de en önemli dönüm noktaları, milli takımlarda yaptığı çıkışlardı. 2014 yılının Aralık ayında, U17 Dünya Kupası Elemeleri için ilk kez milli takım daveti aldı. Paraguay’ın 3 maçında da şans buldu ve güzel bir izlenim uyandırdı. 2015 Mart’ta, Paraguay’ın ev sahipliği yaptığı Copa Sudamericano U17 turnuvasında ise kelimenin tam anlamıyla yıldızlaştı. Genel olarak sağ kanatta şans buldu ve 9 maçta 3 gol, 3 asistlik katkı yaptı. Bundan 7 ay sonra Şili’de düzenlenen U17 Dünya Kupası’nda 3 maçta; 2016 Mayıs’ta, Fransa’da düzenlenen Fifa Toulon Dünya Gençlik Festivali’nde de U23 takımıyla 4 maça çıktı. Rodi Ferreira için oldukça yoğun geçen milli takım serüveni, bu yıl da onu yormaya devam etti. Ekvador’da düzenlenen Sudamericano U20 turnuvasında da 4 maça çıktı ve performansıyla, A Milli takıma göz kırptı.
Rodi Ferreira, kariyerinin büyük bir bölümünü sağ bek olarak geçirdi. Onun enerjisini, hücum gücünü daha verimli kullanmak isteyen teknik direktörler tarafından zaman zaman sağ kanatta görev alsa da sağ bek performansıyla yaptığı çıkışlar, kariyerinin bu yönde gelişmesini sağladı. Olimpia Asuncion’ın 4-3-3 dizilimiyle sahada olduğunu düşünürsek Rodi’nin bu formasyona uyum sağladığını söyleyebiliriz. Özellikle önündeki boş alanı daha iyi kullandığı bu sistem, skor katkısı yapmasını da bir hayli kolaylaştırıyor. 4 defanslı bütün sistemlere uyum sağlayacağından şüphe duyulmayan genç yıldızın, 3 defanslı sistemlerde ise sağ kanatta oldukça verimli olabileceğini söyleyebiliriz.
Güçlü Yönleri (Enerji, Pres, Hız, Dribbling, Top Kontrolleri, Hücum Katkısı)
Rodi Ferreira, bir defans oyuncusu olmasına rağmen ofansif meziyetleriyle ön plana çıkıyor. Ön bölgeye, gerek oyun gerek skor anlamında birçok katkı sağlıyor. Enerjisiyle, takımına büyük güç katıyor. Hırsı, kondisyonu, çalışkanlığıyla rakipleri yıpratırken oyunun iki yönünde de takım oyunun en önemli rollerinden birine bürünüyor.
Genç yıldızın en büyük avantajı, sahip olduğu muazzam hız ve hızlanma özellikleri. Son derece çabuk ve hafif ayaklara sahip. Bu avantajlar onun; kontralara çok hızlı çıkmasını, kalabalık rakip defansın arasından bir anda çıkabilmesini, savunma arkasına sarkarak kısa bir süre içinde çizgide belirmesini sağlıyor. Bu ofansif aksiyonlarını, takım oyunuyla da gerçekleştirebiliyor. Özellikle forvet ve kanat arkadaşlarıyla verkaçlara girdiğinde de etkili işler yapabiliyor. Bu verkaçlar sonucu kestiği güzel ortalarla ve ceza sahasına çevirdiği yerden toplarla, hücum arkadaşlarını pozisyona sokabiliyor. Ön bölgeye gönderdiği derin paslarla, takımını bir anda atağa çıkarabiliyor. Forvetlere de isabetli uzun toplar gönderebiliyor. Paraguaylının topla ilişkisinin de gayet iyi olduğunu söyleyebilirz. Top kontrollerini çok iyi yapıyor ve topu kısa süre içinde canlandırabiliyor. Topu ayağına yapıştırarak oyun yönünü bir anda değiştirebiliyor. Yumuşak bilekleriyle ve vücut çalımlarıyla, rakipleri kolayca eksiltebiliyor. Vücut dengesi ve direnci de, dribbling yeteneklerini sahaya yansıtmasına olanak sağlıyor.
Kariyerinin başlarında defansif zaafları göze batan bir isim olan Rodi’nin, son zamanlarda kendisini geliştirdiğini ve bu gelişimi sürdürdüğünü görüyoruz. Yüksek pres gücü ve devamlılığıyla, savunma hattına müthiş bir enerji kattığına şahit oluyoruz. Çabukluğunu kullanarak rakiplerden temiz bir şekilde topu kapabiliyor ya da atağı kesebiliyor. Maç başına 4 müdahale ortalaması ve %61 müdahale başarısıyla, temiz bir defans oyuncusu olduğunu kanıtlıyor. Rakibi önde iyi karşılıyor, adam adama savunmayı güzel uyguluyor. Boyu 1.73 m olmasına rağmen yüksek toplarda da bir hayli etkin olduğunu söyleyebiliriz. Zamanlamayı iyi ayarlıyor, yüksek noktalara zıplayabiliyor. Maç başına 3.4 hava topuna çıkması ve %62 başarı yakalamasıyla dikkat çekiyor.
Zayıf Yanları (Yer Tutma, Konsantrasyon, Tek Yönlü Düşünme, Paslar)
Rodi Ferreira, adam adama savunmada çabukluğunun da yardımıyla iyi işler yapıyor. Ancak alan savunmasında zorluk çektiğini görüyoruz. Arkadaşlarıyla alan paylaşımı yapamıyor, alması gereken inisiyatifleri almıyor. Savunma arkasına bir rakip sarktığında, onu büyük bir ihtimalle stoperlere bırakıyor. Özellikle ceza sahası çevresinde rakipleri rahatsız etmiyor. Rodi’nin, top kendi takımındayken de iyi alan tuttuğunu söylemeyiz. Zaman zaman konsantrasyonunda düşüşler oluyor ve oyuna dahil olamıyor. Bazen defansta fazla beklerken bazen de rakibi gereksiz yere önde karşılayarak risk alabiliyor. Hücumcu bir bek olan Rodi, daha doğru yerlerde durarak ofansif katkısını artıracak ve defansif anlamda da arkadaşlarına güven verecektir.
Genç yıldızın temposu ve heyecanı oldukça yüksek. Sürekli olarak hücumu düşünüyor ve topu aldığında kafasını kaldırıp forvetlere yöneliyor. Üçüncü bölgeye gönderdiği derin pasları güzel sonuçlar doğurabilse de bazen yeni yeni şekillenmeye başlayan atağı bir anda bitirebiliyor. Biraz da uzun mesafeli olan bu pasları, haliyle biraz sert şekilde verdiğini görüyoruz. Zor kontrol edilen uzun paslar yerine daha yumuşak ve garanti pasları tercih edebilir. Çevre kontrolünü daha iyi yaptığında ve oyun görüşünü genişlettiğinde, takım oyununa katkısı artacaktır. Maç başına verdiği 41 pasın %72’lik başarı yüzdesini de yukarılara çekmiş olacaktır.
Benzediği Oyuncular: Maximiliano Pereira, Sabri Sarıoğlu
Rodi Ferreira’nın, sahadaki duruşu ve fiziksel yapısını düşündüğümüzde Maxi Pereira’yı anımsattığını söyleyebiliriz. Genç oyuncunun topla olan ilişkisi, kısa olmasına rağmen sağladığı vücut direnci, gücü ve hücum katkısını ele aldığımızda, Uruguaylı yıldızla benzerlikler kurabiliriz. Rodi’nin ligimizden benzediği isim ise kuşkusuz Sabri Sarıoğlu. Her ikisinin de bitmek bilmeyen enerjisi, temposu, hırsı ve presi onları aynı noktada buluşturuyor. Bunların yanında hızlarını ve çabukluklarını da düşündüğümüzde benzer tipte oyuncular olduklarını görebiliriz. Rodi’nin bir Maxi Pereira seviyesine ulaşması zor görünse de, ligimizde Sabri Sarıoğlu etkisi yaratabileceğini söyleyebiliriz.
Gelebileceği Takımlar: Trabzonspor, Bursapor, Atiker Konyaspor
Ara transfer döneminde sağ bek mevkisine tecrübeli Joao Pereira’yı monte eden Trabzonspor’da, bu mevkinin güven veren bir alternatifinin olmadığını görüyoruz. Ersun Yanal’ın hücumcu bek ile çalışmayı tercih ettiğini de düşündüğümüzde, yazın gerçekleşecek Rodi Ferreira transferleriyle iki taraf için de çok güzel bir adım atılabileceğini söyleyebiliriz. Genç Paraguaylı, tecrübeli bir sağ bekin yanında pişerek Karadeniz ekibinin değişmez parçalarından olabilecek yetenekte. Yine Bursaspor ve Konyaspor’a baktığımızda da bu bölgede alternatif eksikliği olduğunu söyleyebiliriz. Rodi, hem forma savaşıyla rekabeti artıracak hem de çok faydalı bir yatırım olacaktır. Şu an Ajax’ın ve bazı Serie A ekiplerinin ilgisini de hesaba katarsak 1-1.5 milyon € civarındaki bonservis bedeliyle kaçırılmaması gereken bir futbolcu olduğunu söylemek mümkün.
